Bu Gidişin Sonu Karanlık

2000’li yıllara kadar futbol kulüpleri başkanlığı, bir iş adamının altından kalkabileceği ekonomiye sahipti. Naklen yayın ağının genişlemesi ve gelir getirmesi, dünyada ve Avrupa’da yıldız sayılan futbolcuların son durak olarak Türkiye’yi tercih etmesi, çok sayıda ünlü oyuncunun yanında Türk oyuncuların fiyatlarında artışa sebep oldu. Kulüplerin borçlarını artırıp artık dönülmez noktaya getirdi.

Antalyaspor olarak bu sarmala biz de 2015-2016 sezonundan itibaren girdik. Yıldız futbolcu transferlerinin yanında bazı dönemler adını bile bilmediğimiz sahaya çıkmayan oyuncu transferleriyle borçlar gerçekte ne seviyeye vardığını bilmediğimiz noktaya geldi. Geçen sene devre arasından itibaren kulüpte sıkıntıların arttığı bilinen bir gerçekti. Ama Nuri Şahin hocanın olağanüstü çabası ve oyuncuların ona güvenmesi ile atlatıldı. Sabri Gülel’in başkanlığa gelmesi ve başarılı kulüp içi yönetimi ile faydalanılamayan oyunculardan maddi getiri elde edildi. Haji Wright kulüp tarihinin en yüksek getirisiyle gitmesinin yanında Buksa, Saric, Safuri, Jehezkel, Kaluzınskı gibi üst düzey isimler çok uygun fiyata alındı. Ama nerede bir güzellik varsa, mutlaka onu mahvedecek birileri çıkar. Devre arası transferlerini bitirme noktasına gelmişken sezon sonu sıfır borç hedefine giden başkan adeta canından bezdirilip istifa ettirildi. 25 Ekim’den sonraki sürece bakılırsa, maalesef sürekli yönetilememe krizleri arka arkaya geldi. Önce hoca değişimi ve o dönem panik halinde Sergen Yalçın’ın getirilmesine rağmen, transfer yasağı açılamayınca hoca net biçimde kafa yapısıyla buradan ayrıldı. Jehezkel olayındaki sürecin çok kötü yönetilmesi derken, saha içinde ne oynadığı belli olmayan ama özellikle Helton Leite’nin olağanüstü performansıyla bir şekilde düşme tehlikesinden uzak kaldık.

Bu sene taraftar gücü ve maddi açıdan zayıf takımlar düşüyor, yerine Eyüp ve Göztepe gibi maddi açıdan güçlü takımlar gelecek. Bu sene zorluk yaşayan takımların maddi destek alacağı yerler var. Bize bakarsak, ancak bu yazı atlatacak kadar kaynak bulunsa bile ocak ayında gene aynı kısır döngüyü daha sert yaşayacağımızı ve maalesef kötü günler yaşayacağımızı bugünden görmek zor değil. Mevcut başkan ve yönetim kurulu iyi niyetli insanlardan oluşabilir. Ama acı gerçek, taşıma su ile bu iş dönmüyor. Kulübün üstünde vesayet kurmuş şahsa karşı koyamıyorlar. Gereksiz yere eleştirilere maruz kalıyorlar.

Maça dair söylenecek bir şey yok. Çok sayıda eksik oyuncu ile çıktığımız maçta rakibin puana daha çok ihtiyacı vardı. 4-1 yenilince hocanın hedefi onunculuk da gerçekleşmiş oldu. Kum saati, önümüzdeki sezona dair bizim için ters döndü. Bu şehrin takımı kimsenin umurunda değil. Herkes kendi planları yürüsün derdinde, hesap soran yok nasılsa…