Kusursuz Futbol
İbrahim Yumak yazdı…
Yazıma başlamadan önce Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 85. yılında saygı, sevgi ve özlemle anıyorum.
Ankaragücü maçının 10 Kasım günü gibi anlamlı bir günde Ankara’da olması şüphesiz hepimiz için mutluluk kaynağı idi. Nuri Hoca geçen haftaki Beşiktaş maçı ilk on birinden sadece milli takıma giden Bytyqi’yi değiştirmiş yerine Larsson ile başlamıştı.
Antalyaspor maça çok hızlı başladı. Henüz 7. dakikada Larsson’un jeneriklik golü ile öne geçerken, oynanan oyun bizlere bugün biz bu maçı kaybetmeyiz hissi veriyordu. Derken 29. dakikada Erdal’ın oyunu zekice hemen başlatması ve devamında Jehezkel’in soğukkanlı akıl dolu vuruşuyla durumu 2-0 yapmıştık. İkinci golden sonra bulduğumuz pozisyonlarda Safouri ve Jehezkel biraz daha şanslı olsa devreye daha farklı girebilirdik. Maçın ilk yarısında öyle bir oynadık ki, adeta hepimiz ilk yarı bitmesin dedik.
Maçın ikinci yarısına Ankaragücü baskılı başlamıştı. Tam da pozisyonlar bulmaya başlayınca soldan Erdoğan’ın ortasına Buksa’nın akıl dolu kafa vuruşuyla skoru 3-0 yapınca, hem biz daha da rahatlamıştık hem de rakibin direnci iyice kırılmıştı. Kalan dakikalarda Assombalonga’nın müthiş takipçiliği sonrası kazandığı topta skoru 4-0 yapınca maçın sonucu tayin edilmiş oldu. Maç böyle bitince hepimiz milli araya mutlu girmiş olduk.
Genel anlamda bu sezonki en iyi maçımızı oynadık diyebilirim. Oynadığımız oyun taktiksel olarak ve oyun disiplini olarak üst seviyedeydi. Tam anlamıyla kusursuz bir oyun vardı. Takımda kötü oyuncu neredeyse yoktu. Özellikle Güray’ın yokluğunda sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüştüm ama Erdoğan yüzümüzü kara çıkartmadı. Haftalardır eleştirilerin odağı olsa da oyununu ileriye taşımaya çalışması hem kendisi hem bizim için iyi. Bu sezon ligde ilk kez gol sevinci yaşayan Assombalonga da kilidi açtı. Umarım performansı artarak gollerine devam eder. Helton bu sene harika bir kaleci performansı sergiliyor. Her hafta en az bir kurtarışıyla bizi oyunda tutuyor. Buksa deplasman golcüsü olarak golünü attı. Umarım Rize maçında gol veya golleriyle iç saha şansızlığını kırar.
Bir parantez de Erdal’a açmak istiyorum. Gerek sezon başı arkadaşlarla sohbetlerde gerekse önceki yazılarımda Erdal’ın bu sene farklı bi performans sergileyeceğini dile getirmiştim. Nitekim de öyle oluyor. Çalışkanlığı ile adeta orta sahanın atom karıncası.
Son olarak 10 Kasım gibi anlamlı bir günde önce Anıtkabir’e Ata’nın huzuruna çıkıp “Atatürk’ün Ordusu” pankartıyla saygı duruşunda bulunan daha sonra statta 90 dakika takımı destekleyen 07 Gençlik ve münferit taraftarlarımıza teşekkür ederim. Ayaklarınıza emeklerinize sağlık.
Milli aradan sonra görüşmek üzere.
Sağlıcakla kalın Antalyaspor Ailesi.