Daha Neyi Bekliyorsunuz?
Ulaş Kalkan yazdı.
Antalyaspor’a gerçekten çok yazık oluyor. Bu ligin seviyesinde olmayan bütün bileşenler bir araya gelmiş ve ne yazık ki Antalyaspor’u temsil ediyorlar. Yönetiminden hocasına, oyuncu grubundan kadro derinliğine kadar her şey olabildiğince yetersiz görünüyor. Çok değil, daha 3 ay önce kalesinde Helton Leite gibi maç kazandıran bir kaleci varken, şu anki kaleci açıkçası çoğu BAL takımında yedek kalır. Yeni transfer edilen Abdullah ve senelerdir neden şans verilmediğini bir türlü anlayamadığım Ataberk bu kaleciden daha mı kötü? Açıkçası böyle bir şeyin mümkün olabileceğini zannetmiyorum. Maçı izlerken kalemize doğru gelen her topun, hızlı veya yavaş, havadan veya yerden olsun, potansiyel gol tehlikesi yaratması düşüncesiyle bu sezon bitmek bilmeyecek gibi görünüyor.
Maça dair iyi diye lanse edilebilecek üç şey görüyorum: Kaluzinski’nin ilk 11’e dönmesi, Burak İngenç’in Antalyaspor’a kazandırılıyor olması ve Kaptan Sam Larsson’un büyüleyici performansı. Bunların dışında gördüğüm her şey felaketi andırıyor. Kurgusu veya planı yokmuş gibi görünen bir savunma, hücum yönü çok daha etkili olan Erdoğan’ı ısrarla bek oynatmak, kondisyonu maksimum 60 dakika dayanabilen bir takım… Saymakla bitmeyecek birçok olumsuzluk, bende ilerisi için de büyük bir karamsarlık yaratıyor. Öne geçsek de, iki farkı bulsak da içimde bir sıkıntı ile maçı takip ediyorum; sıkıntım haklı çıkıyor.
Öte yandan bu maçtaki berbat hakem yönetimine de değinmeden geçmemek lazım. 56. dakikada Erdoğan’ın ceza sahası içerisinde bariz bir müdahale ile düşürüldüğü pozisyonda penaltı vermemek skandal bir karar. O an 2-1 takımımız lehine olan skor ile beraber, penaltıdan bulacağımız bir gol ile belki de maçı koparabilirdik her şeye rağmen. Fakat o pozisyonda verilen karar maçın bütün seyrini değiştirdi. Amiyane tabirle üç puanı bir taraftan alıp başka tarafa verdi.
Peki Sinan Bey, size ne demeli? Hatayspor maçında siz ve korumanızın yaptığı hareketlerin utancı bitmeden cezası geldi. Bu almış olduğunuz yaklaşık 1,5 milyon TL’lik cezayı kendi cebinizden mi ödeyeceksiniz yoksa Gültekin Gencer’in açıkladığı 3 milyar TL’ye mi ekleyeceğiz? Buraya dikkat çekmek isterim; Antalyaspor A.Ş. Başkanı olan siz değil, Antalyaspor Vakfı Başkanı Gültekin Gencer, Antalyaspor A.Ş.’nin mevcut borcunu açıkladı. Sizler, kulübün sosyal medya hesaplarını taraftarın yorumuna kapattığınız gibi, Antalyaspor taraftarının kulübünden haber alma hakkına da bir şekilde engel oluyorsunuz. Siz, 245 gün hak mahrumiyeti almışken, temsil edemediğiniz aşikâr olan Antalyaspor başkanlığı makamında oturmaya devam mı edeceksiniz? Harfiyat gelirlerinin karanlık akıbetiyle ilgili açıklama yapma konusunda yoksunuz; ceza aldınız, bundan sonra uzun bir süre tribünde yoksunuz; Bytyqi sorununu çözmek konusunda ortada yoksunuz; üstüne bir de Assombalonga sorunu eklenmiş, hayırlı olsun. Antalyaspor yararına yapacağınız belki de tek hizmet için daha neyi bekliyorsunuz?