Kimse Vazgeçilmez Değildir

Maça iyi başlamadık, topu Başakşehir’e vermemize rağmen sahamızda boşluk bırakmadık. Ama Celustka, Başakşehir’in imdadına yetişti. Attığı saçma sapan bir pasla Elia’yı savunma ile birebir bırakınca bu oyuncunun asisti, Bajic’in dokunuşu ile cezayı kestiler.

Hamza Hamzaoğlu’nun takımın başına geçmesiyle yüksek savunma disiplinini sürdürüyoruz. Topu kazanır kazanmaz Jevtovic’i bularak yakaladığımız pozisyonlar biraz beceriksizlik nedeniyle gole dönüşmedi.

İkinci yarı kıpırdanmak istesek, oyunun kontrolünü aldığımız zamanlarda pozisyonlar bulsak da Başakşehir’in soğukkanlılığını koruması nedeniyle etkili olamadık. Hiç kimse sevmese de Emre Belözoğlu’nun oyun tecrübesiyle attığı uzun topların karşısında çaresiz kaldık ve Visca’nın güzel golüyle mağlup olduk.

Geçtiğimiz hafta aldığımız Gençlerbirliği galibiyetiyle rahatlamıştık ama yönetimin yapmış olduğu “İzmir Marşı” açıklaması tribünleri gerdi. Bu gerginlik hem futbolcularda hem de taraftar üzerinde vardı. Yönetim bu açıklamayı niye yaptı, hala anlamış değilim. Sonradan araştırdım Cihan Bulut’un Atatürkçülüğü gerçekten sorgulanmayacak seviyede yüksekmiş o zaman bu açıklamayı kim yaptı? Akıllara bir tek Şefik Öz geliyor.

Her ne olursa olsun bu sezon tamamlanmış olsa da gelecek sezon bu tepkiler devam eder. Hazır sezonun da sonu gelmişken yönetimin istifa etmesi gerekiyor. Taraftara rağmen bu iş devam etmez. Zaten Cihan Bulut’un kendi açıklaması var “Menderes Türel yoksa bende yokum” diye. 2019’un Mart ayında seçim var, Türel’in seçilmemesi durumunda başkan zaten bırakacak, hem de sezonun en can alıcı yerinde. O nedenle bırakması en güzeli olacak. Koca Antalya’da bir Cihan Bulut daha bulunur, kimse vazgeçilmez değildir.

Alanya maçına gidip sezonun son deplasmanını yaparız diye düşünürken maç cuma günü saat 18.00’a alınmış. Ayıptır, günahtır. Bu bir derbidir, bu iki takım gazozuna maç oynasa tribünler dolar ama TFF tribünler dolmasın istiyor ki, maç saatlerini buna göre ayarlıyor.