Pozisyon Çok Atanı Yok

Öncelikle Orgill’e geçmiş olsun demek istiyorum. Çok talihsiz bir sakatlık yaşadı. İnsan sağlığı çok önemli. Orgill’in iyi niyetinden hiç şüphem yok, en azından büyük umutlarla transfer edilip kendisinden çok şey beklenenler gibi yan gelip yatmıyor. Tekrar geçmiş olsun.

Bugün maçın en iyileri kim diye sorsak herhalde her iki takım adına da kaleciler ve stoperler deriz. Hem Boffin hem de Günay çok kritik kurtarışlar yaparak gole izin vermediler. Stoperlere gelince, her iki takım adına oyunun hem geriden başlamasına koydukları katkı hem savunmadaki kritik müdahalelerini göz ardı edemeyiz. Orta sahaların da katkılarını unutmamak gerekir. Bugünün en kötüleri ise futbol adına bu kadar pozisyonu gole çeviremeyenlerdi

Antalyaspor, Gaziantep karşısına stoperi Naldo’dan yoksun çıktı. Yerine oynayan Veysel’e haksızlık etmek istemem. Veysel savunma olarak iyi oyun çıkardı. Hatta çok kritik müdahaleleri de oldu. Ama Naldo’nun olmayışından ötürü geriden oyun kurarken çok zorlandık. Hatta oyun içinde Bünyamin bile taç atarken Naldo’nun yokluğunu hissetti. Zira kendi yarı alanımızda oyuna başlarken ilk top ve taç atışlarında Naldo’yu kullanıyorduk. Zaman zaman  oyunun sıkıştığı anlarda bu yönümüz aksadı. Hatta bir pozisyonda Boffin topu rakibe verdi, kaleye giden topu Veysel çıkardı.

Oyunun başlamasıyla birlikte Antalyaspor’a önde baskı kuran bir Gaziantep vardı. Geriden Djilobodji, Miranda ve Tosça ile oyunu kuran rakip takım, kenar bekleri Güray ve Oğuz’u da öne çıkararak, gerek orta sahasındaki Vetrih Maxim gibi oyuncularla gerekse ileri uçtaki Kenan ve Felipe ile Antalyaspor’a baskı kurarak Antalyaspor’u hataya zorladı. Top Antalyaspor’da iken beşli defans kurgusuna dönen Gaziantep’i ise hataya zorlayacak tek taktik, Antalyaspor adına  geriden oyunu kurarak uzun toplarla kanat oyuncularını ağır Gaziantep savunmasının arasına sokmak veya savunmasının arkasına sarkmalarını sağlamaktı. Antalyaspor bunda da zaman zaman girdiği pozisyonlarla başarılı oldu. Antalyaspor herhalde son dönemlerinde ne bu kadar pozisyona girmiş ne de bu kadar pozisyon vermiştir. Yalnız oyunun başlarında bir şey dikkatimi çekti. Ersun Hoca bir ara Fredy’yi daha ileri çıkması için uyardı. Zira genel anlamda savunurken altılı defansın önündeki Hakan, Nuri ve Fredy üçlüsüyle rakibi karşılarken, o uyarıdan sonra Fredy’yi sıkça rakibin orta sahasındaki Vetrih ile birebirde gördük. Bunun nedeni de Gaziantep’in oyun kurarken Djilobodji ile Vetrih arasındaki bağlantıyı engellemek ve de Fredy’nin kaptığı toplarla daha iyi hücuma çıkmaktı diye düşünüyorum.

Antalyaspor, bugün genellikle Gaziantep’in sağ tarafından kendisinin ise sol tarafından Eren, Fredy ve Amilton ile pozisyon üretti. Gaziantep ise genellikle Antalyaspor’un sağ tarafından kendisinin sol tarafından  pozisyon üretmeye çalıştı. Hal böyle olunca Gökdeniz ve Bünyamin arasında bu kanatta kopukluk olduğu da gözden kaçmadı.

Uzun süredir bu kadar pozisyonu olan, iyi oyun oynanan bir maç izlemedim. Bunda da her iki takımın taktiksel oyun anlayışının katkısı olduğu kanaatindeyim. Günlerdir Ersun Hocanın oyun anlayışını eleştirip duran bir İstanbul medyası var. Özellikle Beşiktaş maçından sonra epey gündem oldu. Oturdukları yerden eleştirmek kolay fakat bugünkü maçta Antalyaspor kaç oyuncu değiştirmiş, Gaziantep kaç oyuncu değiştirmiş bir bakmalarını tavsiye ederim. Eleştirmek kolay da bir de Ersun Hocanın kadro derinliğine baksınlar. Ayrıca bu arkadaşlara Fenerbahçe’nin, Trabzonspor’un, Malatyaspor’un hatta bir gün önce Alanya’da Galatasaray’ın ne oynadığına bakmalarını, 2006-20027 sezonunda ligin en iyi top oynayan takımlarından olan Antalyaspor’un nasıl ligden düştüğüne bakmalarını tavsiye ederim.

Kaybetmemek adına deplasmanda alınan  bir puan iyidir. Darısı bundan sonraki haftalara gelsin.