Ne Değişti
Levent Sağlam yazdı…
Savunmasıyla övündüğümüz Antalyaspor; Çaykur Rizespor, Hatayspor, Galatasaray, Fatih Karagümrük ve Göztepe ile oynadığı son beş karşılaşmada kalesinde 12 gol görmüş, 8 de gol atmış. Bu karşılaşmalardan bugün oynadığımız Göztepe karşılaşması haricinde oyuna mağlup başlamış. Geriye düşüp oyuna ortak olma anlamında Çaykur Rizespor ile Hatayspor maçlarında ve özellikle çarşamba günü karşılaştığı Fatih Karagümrük maçında ise mağlup durumda iken kazanmak adına direnç göstermişti. Fakat oyuna mağlup başlayıp skoru yakalamak ve öne geçmek, hem psikolojik hem de harcanan efor açısından zordur. Bunun yanında öne geçip savunan takım hüviyeti, Antalyaspor’un bu maçlardaki oyun kimliğine de uygun değildi. Bu yüzden bugün oyunun henüz 5. dakikasında öne geçen Antalyaspor’un bu skoru lehine çeviriyor olması gerekirdi. Fakat o çok övündüğümüz savunmamızdaki hatalar zinciri buna müsaade etmedi. Belki de içeride kazanamamanın etkisi veya bir an evvel 45 puanların üzerine çıkmak isteği de vardır. Ne değişti, bunu da bulup çözmek Ersun Hocanın işidir.
Antalyaspor, Göztepe karşısına ideal kadrosuna yakın bir kadro ile çıktı. Sadece sakatlıktan dönen Hakan, Gökdeniz, Sam ve Orgill yedek kulübesindeydiler. Bunun yanı sıra Eren sol açıkta, Amilton sağ açıkta oyuna başladı. Ön tarafta ise Podolski oynadı.
Karşılaşmanın henüz başında uzun bir top atan Nuri, sol taraftan Kudriashov’u Göztepe savunmasının arkasına kaçırmayı başardı. Kudriashov’dan aldığı topla ceza alanı içine giren Eren’in düşürülmesi sonrası kazanılan penaltıyı Fredy gole çevirdi. Fredy bu maçta oyunun hem savunmasını hem de hücumunu oynayarak ayakta kalan oyuncular arasındaydı. Bu dakikadan sonra topu Göztepe’ye teslim eden Antalyaspor, kendi yarı alanına çekilip o bildik eski düzenine döndü. 11. dakikada Eren sakatlanınca yerine İmeri girdi. İmeri sağda, Amilton ise solda oyuna devam etti.
Göztepe, özellikle Halil ve Soner ile etkili olmaya çalıştı. Antalyaspor ise sol taraftan gerek Kudriashov gerek Amilton ile savunma arkasına atılan toplarla etkili olmaya çalıştı. 31. dakikada Halil, Kudriashov’u geçerek ceza sahası içine girdi. Halil, pozisyonda 3 Antalyasporlu futbolcu olmasına rağmen topu ceza sahası dışına Esiti’ye çıkardı. Esiti topa vururken pozisyon içinde müdahale edemeyen 4 futbolcu vardı. Çaykur Rizespor maçındaki gibi yine ceza sahası dışından vurulan bir şutla yediğimiz golle maç 1-1 eşitliğe geldi. Bu dakikadan sonra oyun tam tersine döndü. Bu sefer Göztepe’ye karşı öne çıkan bir Antalyaspor vardı. Bu dakikalarda pozisyona da giren Antalyaspor, dönem dönem savunmada da Göztepe kontrataklarında tehlikeli anlar yaşadı.
Oyunun ikinci yarısında dakika 53’te yine Nuri’nin uzun topunda Göztepe savunmasının arkasına sarkan Amilton, İmeri’yi gördü. Bu pozisyonda İmeri topu gole çeviremedi. 65. dakikada Halil’in ortasında bomboş kalan Jahovic, topu Antalyaspor ağlarına gönderdi. Yine bu pozisyonda iki stoper Naldo ve Veysel, Jahovic’in hemen önündeydi. Öne geçen Göztepe aynı dakika içinde Bünyamin’in ortasında Podolski’nin golüne engel olamadı.
Ersun Hoca, dakika 67’de İmeri ve Ufuk’u oyundan alarak yerlerine Sam ve Hakan’ı aldı. Böylece hem orta sahada hem ofansta değişikliğe gitti. Bu dakikadan sonra gelmeyen gol ve bitime 3 hafta ve iki maçı kalan Antalyaspor üzerindeki baskı belirgin şekilde göze çarptı. 84. dakikada bir duran toptan yediğimiz golde Atınç’ın Veysel’e yaptığı hareket benim görüşüme göre fauldü. Fakat yine rakibe çok rahat vurdurduğumuz bir pozisyondu. Akabinde bu iki oyuncunun içinde bulunduğu pozisyonda, Veysel vurdu fakat gole giden pozisyonda topu kaleden çıkartan Atınç’tı.
Antalyaspor, Göztepe karşısında bir beraberlik veya galibiyetle işi bitirecekken yok yere kendini strese soktu. Önümüzdeki Trabzonspor maçından mutlak puan veya puanlarla dönmemiz şart.