Mesut ve Bahtiyar
Levent Sağlam yazdı…
Ligde ve kupada Alanyaspor ile iki kez karşılaşan Antalyaspor, ligde kaybedince gözünü en son 21 yıl önce final oynadığı Ziraat Türkiye Kupasında final oynamaya dikti. Tabi yapılması gereken de yarı finalde Alanyaspor’u elemekti.
Büyük camia olmak kolay iş değildir. Nerede ne yapacağını ve de zamanını iyi ayarlamak gerekir. İşte tam bu noktada yarı final maçından önce bir kez daha büyük bir camia olduğumuzu kanıtladık. Gerek sosyal medyada yapılan etkinliklerle gerek maç öncesi tribüne asılan “Haydi Kaldırın Kafanızı Yenmeniz Gereken Çok Şey Var” yazılı pankartla, soyunma odasında her futbolcuya bırakılan “Ne yapacağını çok iyi bilen 11 adam, ne yapacağını şaşırmış bir şehir yaratabilir” notuyla ve maç günü stada doğru yola çıkmış takımı stat önünde büyük bir coşkuyla, meşalelerle karşılayarak “arkanızdayız” mesajını vererek takıma destek olundu. Bu moral ve motivasyonla sahaya çıkan Antalyaspor, önce dünya yıldızı Podolski ile 18. dakikada ilk golünü sonra ise Antalyaspor ile özleşen yıldızı, yıllanmış şarabı Hakan ile 82. dakikada ikinci golü bularak Alanyaspor’u kupada saf dışı bıraktı. Böylece taraftarının kendisine verdiği desteğin karşılığını kupada adını finale yazdırarak verdi. Bu süreçte yönetim, taraftar, takım, teknik kadro birlikteliği, Antalyaspor’un büyük bir camia olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu camianın bir neferi olarak, böyle büyük bir camianın içinde olduğum için mesut ve bahtiyarım.
Kupada finale kalan Antalyaspor, içeride oynadığı Erzurumspor maçıyla lige döndü. Uzun bir süre yedekte başlayan Podolski, hem kupa maçında hem de Erzurumspor maçında ilk 11’de oyuna başladı. Bunun yanında ise Boffin’in yokluğunda kalede Ferhat vardı. Maçın ilk yarısında topu Antalyaspor’a teslim eden Erzurumspor, Antalyaspor’a önde baskı uygulayarak oyuna başladı. Erzurumspor’un amacı geriden oyunu kurmaya çalışan Antalyaspor’u hataya zorlamaktı. Orta sahada alan daraltan Erzurumspor takımı, Antalyaspor’un bloklar arasındaki pas trafiğini de engelledi. Bu nedenden ötürü ilk yarı boyunca Antalyaspor sahada dağınık bir görüntü sergiledi. Zira oyun kurmakta zorlanan Antalyaspor, ikiye bir diye tabir edilen paslaşmaları yapamadı. İlk yarı boyunca pozisyona giremedi.
Henüz oyunun başında kaleci Ferhat’ın çıkardığı pozisyonda ve yediğimiz goldeki kademe hataları ise dikkat çekti. Özellikle son zamanlarda çıkarken kaptırılan toplar sıkıntı yaratır oldu. Bunun yanı sıra yine defansın arkasına atılan toplarda da sıkıntı yaşamaya başladık. Yediğimiz golde 4 Antalyasporlu futbolcunun 2 Erzurumsporlu futbolcunun pozisyon üretmesine müsaade etmeleri ve son vuruşta Veysel’in müdahale şekli hatalıydı.
İlk yarı boyunca 3 pozisyona giren Erzurumspor, dakika 39’da golü buldu. Golden sonra Antalyaspor yine pozisyon üretmekte sıkıntı çekmeye devam etti. Erzurumspor ise ön tarafından iki zorunlu değişiklik yaparak ilk yarıyı tamamladı.
Maçın ikinci yarısında bambaşka bir Antalyaspor izledik. Saha içinde birbirlerine yakın, topu yerden oynayan ve ön bölgedeki Podolski önderliğinde pas trafiğini iyi yapan bir Antalyaspor vardı. Dakika 54’te Bünyamin’in ceza sahası içine yaptığı ortada karambolde topu gole çeviren Fredy oldu. Bu dakikadan sonra oyununu üstüne koyarak sürdüren Antalyaspor; Hakan ve Podolski paslaşması sonrasında Podolski’nin usta işi asistiyle Gökdeniz’le ikinci golü buldu. Artık kaybedeceği bir şeyi olmayan Erzurumspor’un biraz daha öne çıkma isteği, Antalyaspor’un işini kolaylaştırdı. Dakika 70’i gösterirken Veysel ile Hakan’ın paslaşması, Hakan’ın Bünyamin’e asisti ve Bünyamin’in harika vuruşuyla 3. golü de bulduk. Geriye düşüp 3 farkı yakalamak, önemli bir sonuç. Bundan önce Karagümrük maçında da aynısı olmuştu.
Bugün Bünyamin ve Gökdeniz’e ayrı bir paragraf açmak istiyorum. İkisi de genç yetenek, ikisi de milli futbolcu. Son kupa maçında ikisinin de girdikleri pozisyonları gole çevirememelerine çok üzülmüştüm. Bugün ikisinin de attığı goller, ustalara taş çıkartır cinstendi. Gökdeniz’in topa dokunuşu ve özgüveni, Bünyamin’in gol pozisyonundaki yine özgüveni ve vuruşu usta işiydi. Tebrikler gençler.
Ersun Yanal yönetimindeki Antalyaspor, bugün Mesut Bakkal yönetimindeki Erzurumspor’a karşı aldığı 3 puanla rahatlamış bir şekilde 2 haftalık milli araya girdi. Bu 2 haftalık süreci Ersun Hocanın iyi değerlendireceğini düşünüyorum. Bu galibiyetin üzerine alacağı 2 veya 3 puanla gelecek sezonun planlamasını yapıp elindeki gençlere süre vererek devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Ha bu arada nedense aklıma 2006-2007 sezonu geliverdi. Bilenler, bilmeyenlere anlatsın. Antalyaspor artık bugün itibari ile “Mesut ve Bahtiyar“dır.