Islıklamakla Değil

Hatayspor maçında hem oyun hem de skor olarak her şey çok güzel başladı ve bitti. Ta ki Hatayspor dakika 67’de 10 kişi kalıncaya kadar…

67. dakikadan itibaren kendi yarı sahasında top çeviren Antalyaspor’un ıslıklanması ile yazıya başlamak istiyorum. Bu hoş bir davranış olmadı. Ne yapacaktı Antalyaspor? 4-1 önde durumdayken ileri çıkmayan rakibinin tuzağına mı düşseydi? Zaten rakibin niyeti de Antalyaspor’u üzerine çekip en iyi yaptığı iş olan kontratak futbolunu uygulamaktı. 4-1’lik skora rağmen ıslıklanan Antalyaspor, Ghacha ve Gökdeniz ile iki net pozisyondan yararlanamadı. Taraftar olarak hepimiz takımımızın daha fazla gol atmasını isteriz. Ama bunun da bir şekli vardır. Sahada 10 haftadır yenilmeyip 5 haftadır üst üste galip gelen bir takım var. Üç farklı skor avantajı elinde, bir de rakibi 10 kişi kalmışken ıslıklanmaz. Eğer bu maç 11’e 11 tamamlansa skor Antalyaspor lehine daha da farklı olabilirdi. 11 kişiye karşı eksik oynamak zordur. Taraftarın niyeti daha farklı skor isteğiyse yapması gereken tek şey, bunu tezahüratla ifade etmek olmalıdır, ıslıklamakla değil.

Karşılaşmaya her iki taraf da isteyerek başladı. En kritik pozisyon ise dakika 13’te yaşandı. Bu dakikadan önce de Antalyaspor savunması arasından kafayı vuran Diouf’un bu dakikada vurduğu topu çizgiden çıkaran isim, sol bek Güray’dı. Bu maçta Antalyaspor’un en verimli bölgesi, merkezi ve özellikle sol tarafıydı. Merkezden Fernando ve Hakan ile ters toplar atarak rakibi dengesiz yakalamaya çalışan Antalyaspor, 13. dakikadan iki dakika sonra Boffin’in uzun oynadığı topla önce Güray’ı buluşturdu akabinde ise Haji’nin vuruşuyla bir farkla öne geçen taraf oldu. Antalyaspor’un Güray’ın çıkardığı pozisyonun hemen akabinde öne geçmesi ve skoru lehine çevirmesi ilerleyen dakikalar için çok önemliydi. Bu golde Haji’nin yaptığı vücut çalımı, topu rakibinden kurtarışı ve gol vuruşu üst seviyedeydi.

Antalyaspor’un sol tarafında stoper Naldo, sol bek Güray ve sol önde oynayan Doğukan’ın oyuna katkıları ve yaptıklarıyla ön plana çıkmalarını sağladı. Güray, Haji’ye yaptığı 2 asist ve çizgiden çıkardığı 1 pozisyonla oynarken ikinci golde Fernando’nun yaptığı ortayı gole çeviren ise Naldo oldu. Naldo bu maçta attığı golle ve oyun 4-1 iken çıkardığı topla ön plana çıkarken, Diouf’un attığı golde rakibine vurduran oyuncuydu. Dördüncü golde ise yine sol kanattan Doğukan’ın Adriano’ya yaptığı müthiş asist ve Adriano’nun gol vuruşu ise mükemmeldi. Yani atılan 4 golde de yenilen 1 golde de çizgiden çıkarılan 2 topta da Antalyaspor’un sol tarafı ön plandaydı. Fakat bu diğer oyuncuların hiçbir şey yapmadığı anlamına gelmez. Floranus, Ndao, Veysel, Boffin ve diğerleri de takım oyunu içine koydukları katkılar ile galibiyetin mimarları içerisindeydiler.

Yazının başında da belirttiğim gibi rakip 10 kişi kalıp kapanınca skor üstünlüğünü elinde tutan Antalyaspor topu kendi yarı alanında çevirmeye başladı. Rakibin üstüne gidip dengesiz yakalanmaktansa rakibin üzerine gelmesini bekleyen bir oyun anlayışına büründü. Bunda da haklıydı. Zira 3 farklı skor avantajına sahip olan taraf Antalyaspor’du. Takımımız, Nuri Şahin’in yerinde yaptığı değişikliklerle de Ghacha ve Gökdeniz ile pozisyonlar bulmayı başardı.

32. haftada alınan 3 puanla artık Antalyaspor puanını 47 yaparak gözünü daha yükseklere dikmiş durumda. Bir taraftar olarak bize düşen, takıma teknik ekibe ve yönetime destek olmaktır. Büyük camia böyle olur.