Antalya Cehennemi
Bu sezona baktığımızda Rıza Hocanın sihirli dokunuşunu görmemek fesatlık olur sanırım …
2015 yılının son aylarında kavuştuk stadımıza. Aslında hiç de iç açıcı olmayan sonuçlarla başlamıştık yeni stad maceramıza. Ancak 2016 öyle bir geldi ki geçen sezonun ikinci yarısı olan Morais dönemi ve bu sezonun ilk yarısını kapsayan 2016 yılında takımımız evinde toplam 16 maç yaptı. Bu yıl periyodunda Fenerbahçe (2) ,Galatasaray, Bursaspor ve Trabzonspor gibi takımların içlerinde bulunduğu toplam 10 maçı kazandı. Sadece iki kez yenilen takımımız, dört kez de beraberlikle sahadan ayrıldı. Bu sonuçlarla beraber Antalya rakipleri için tam bir cehenneme döndü. Rakipler tekrardan Antalya’yı deplasman gibi deplasman görmeye başladı. Stat sorunuyla boğuştuğumuz o beş yıla bakınca kahroluyorum. Şu atmosferi daha önce yakalayabilsek, belki şu anda şampiyonluğa oynuyorduk.
Bu sezona baktığımızda Rıza Hocanın sihirli dokunuşunu görmemek fesatlık olur sanırım. Hoca başarısı gün gibi ortada. Alınan seri galibiyetler ikinci yarı öncesi içimizde tuhaf bir Avrupa heyecanı yaratıyor. Yapılacak 1-2 nokta transfer belki de bu hedefi daha da kolaylaştırır.
Takımımızın sezon başında kötü gittiği, lige demir attığı dönemde taraftarımızın verdiği desteği es geçmek istemiyorum. Büyük diye nitelendirilen takımların iç sahada 15.000 rakamı zor gördüğü Süper denen ligde o dönemde düşme hattında olmamıza rağmen en kötü 8-9 otobüs deplasman yapan, iç sahada 10 bin kişiye oynayan bu takımın taraftarları saygıyı çok fazlasıyla hak ediyor.
Başarılı bir yılı geride bıraktığımızı düşünerek 2017 yılının camiamız açısından başarılarla dolu bir yıl olmasını temenni ederim.