Tek Değerlimiz Antalyaspor

Sezonun ilk galibiyetini zar zor da olsa aldık derken, sevincimiz kursağımızda kaldı.

Gökdeniz’in yanı sıra Ersun Hocanın ilk hafta maçın ilk yarısında çıkardığı ve geçen hafta kadroya dahi almadığı Mukairu’nun ilk 11’e dönmesiyle forvette Haji’nin de performansı yükseldi.

İlk yarıdaki hırsımız ve mücadelemiz biz mest etti. Sistem oyunundan uzak olduğumuz haftaların ardından iyi çalışmış ve ne oynadığını bilen bir takımı izlemenin keyfi başka oluyor. Ama ne olduysa yine ikinci yarı geriye yaslanma dürtüsü devreye girdi ve elimizdeki maç beraberliğe geldi. Bunu iki haftadır söylüyoruz ama artık sadece biz söylemiyoruz. Maç sonu röportajlarında oyuncuları dinleyenler de hepsinin aynı şeyden şikayetçi olduğunu görüyorlar. Taraftar, oyuncu herkes… Bundan şikayetçi olan çok fazla ise  bu oyundan kim memnun ve neden bunu yapıyoruz? Psikolojik diyorsanız, bunu da çözmesi gereken yine teknik ekip.

Hocayla ilgili eleştiri yapınca kendini bilmez, futboldan anlamaz 3-5 kişi oluyorsunuz. Buna rağmen saha içini geçelim, her şeyi bir kenara bırakalım, aşağıdaki resmin açıklaması nedir? Biri çıksın bize anlatsın!

Hocanın hırsı, hevesi kalmadı diye eleştirirken son dakika gelen golle hocanın hırsının nasıl tribünden çıktığını görmüş olduk. Takım sürekli göre göre oyundan düştüğü anlarda da keşke böyle reaksiyon verebilseydin(!) hocam.

Ersun Hoca kendisine ve ekibine küfür edildiğini söylüyor. Tribünün o kısmında oturanlar ise kesinlikle küfür edilmediğini söylüyor. Ortada hocaya edilmiş bir küfür var ise affedilemez ve taraftara yakışmaz. Ancak özellikle Ersun Hoca gibi kariyere sahip bir hocanın sinirlerine hakim olup bu görüntüyü vermemesi gerekiyor. Bu görüntü bize hiç yakışmadı. Bu karmaşanın içinde hem hocayı hem ortamı sakinleştiren Nuri Şahin ise kaptanlık ve takım liderliğinin nasıl olacağını herkese gösterdi.

Kıssadan hisse yine elimizden kayan maçta son dakikada yakaladığımız penaltı golüyle ilk 3 puanımızı aldık.

Geçen hafta kendi enerjimizi bulmamız gerekiyor derken bu hafta ilk yarıda nasıl o enerjiye sahipsek; yaşanan gerilim, huzursuzluklar ve karmaşalar da çözülmelidir. Ancak o zaman birliktelik sağlanabilir. Aksi halde huzursuzluğun ve kafaların dağınık olduğu yerde istikrar sağlanamaz, başarı gelmez. Birliktelik isteyen herkes önce kendine sonra diğerlerine bakarsa, ancak o zaman birliktelik sağlanır. Yoksa herkes kendinin haklı olduğunu ve yalnızca kendi bildiğini söylemekten öteye geçemez.

Bizler, bazı zamanlar elimizden geldiğince doğruları bulmak için eleştiririz. Bazı zamanlar doğruları tebrik ederiz. Ama yönetime, hocaya ya da neye inat olursa olsun bu takım kazandı diye üzülen varsa onların her daim karşısındayız.

Herkesten önemlisi, herkesten değerlisi sadece ANTALYASPOR‘dur.