Sürpriz

Takımın her geçen hafta düşen performansı, 6 farklı mağlubiyet sonrası hiç hücum etmeden alınan 1 puanlı deplasmanın ardından Karagümrük maçında kimse kazanacağımızı hele de bu kadar rahat bir maç geçireceğimizi tahmin etmiyordu.

Haftanın sürprizini Antalyamız yaptı ve 3 puanı 3 golle kaptı. Maçın başlarında frikikten yediğimiz golle geriye düştüğümüzde hepimiz yine aynı senaryoları yaşayacağız korkusuna kapılmaya başlamışken; kendini hatırlayan takımımızın gösterdiği reaksiyonla geriye dönmesini bildik.

Yediğimiz gol için söylenecek söz yok. Konsantrasyon kaybı, kötü kurulmuş ve daha oyuncu topa vurmadan dağılmış darmaduman olmuş bir baraj üstüne de o uzak mesafeden gelen topta köşeye yetişemeyen Boffin, bu sezon savunmamızın klasik halini net bir şekilde anlatıyor. O mesafeden taksi tutsan 20 lira yazar. Zaten zor gol bulduğumuz bu sezonda bir de böyle goller yenmemeli.

VAR’ın müdahalesi sonrasında bu sezon ilk defa kazandığımız penaltı, maçın en kritik dönüş anıydı. İkinci golde ofsayt bayrağını kaldıran “kıdemli” yardımcı, çizgi üstünde yere düşmüş Karagümrüklü oyuncuyu nasıl göremiyorsun, ayıptır ya! Hadi aynı hizada olan oyuncularda çizgiyi kaybedersin anlarız da yerdeki koca adamı nasıl göremiyorsun? Bunu da göremiyorsan o bayrakla ne iş yaparsın? Ya VAR olmasaydı, ne olacaktı? Derdimizi Marko Paşa’ya mı anlatacaktık? Her insan hata yapar ama bu kadar net bir hatanın açıklaması ya da mazereti olamaz.

Tekrar sahadaki oyuna ve performansımıza dönecek olursak; böyle bir Antalyaspor izlemeyi ve kazanmayı özlemiştik. Kafamızı yastığa huzur içinde mutlu koymayı özlemiştik. Ancak en son bu özlemi giderdiğinizde yazdığımız bu sevinç cümlelerine haftalarca hasret kalmıştık. Bu yüzden maçtan sonra Ersun Hocanın attığı tweetteki en önemli vurgu, “yetmez, devamı gelmeli” kısmı. Yani İSTİKRAR…

Bir iyi bir kötü oyun, bizi hiçbir yere götürmez. Hem oyun kalitemizi hem kazanma alışkanlığımızda belli bir istikrarı yakalamak zorundayız.

Transfer sezonu açıldı. Duyumlar ve gelen haberler hareketli bir transfer sezonunun habercisi ancak Antalyaspor için adı geçen isimlere bakıyoruz yine eski yıldızlardan seçmeler ve tabi ki yaş ortalamaları 31! Bahsi geçen isimlerin talep edeceği ya da alacağı ücretler de yine kallavi olacak oyuncular. Eğer bu isimler gerçekten isteniyorsa neden yine aynı hataları tekrar ediyoruz, anlaşılır gibi değil.

Elimizde oynamayan ya da performans alamadığımız bu kadar eski yıldız oyuncu varken yine aynı profilde oyuncuları alıp getirmek, imza şov yapmaktan öteye geçmez. Türkiye’de özellikle bu sezon takımlar bu kadar genç ve performans alabildiği adamları bulup alırken biz neden hala Google’dan yıldız futbolcu çıkartmalarından oyuncu seçer gibi transfer yapmaya çalışıyoruz? Hadi diyelim geçen devre arasında olduğu gibi yapılan bu transferler de fayda sağladı. Seneye bu kadar yaşlı oyuncu ile ne olacak? Yine aynı senaryoda sezona kötü başla, devre arası transferle toparla… Bu kısır döngüden çıkmamız lazım. Takımın geleceği, belli bir sistem kurabilmemiz için artık uzun dönemli düşünülerek kadro planlanması yapmak gerekiyor. Siz bu planlamadaki adamları bulup getirin, yine isterseniz sezonda bir iki yıldızla imza şov yapın. O zaman bu imzaların anlamı daha büyük olur.