Mütevazilik > Ego
Fahrettin Kayan yazdı…
Aslında bu başlık, hayatta insanların benimsemesi gereken en önemli ayrıntı; Mütevazilik büyüktür ego. Mütevazilik dendiğinde akla süklüm püklüm olmak, olduğu hali kabullenmek gelmesin. İşini gerektiği gibi yapan, kendini büyük görmeyen, karşısındakini küçümsemeyen, kısacası günümüz hastalığı olan “ne oldum ben“ci olmayanlar, benim için mütevazi insanlardır.
Daha birkaç sene önce çalıştırdığı takıma kupada elenince küçük takım diye bahsetmeye başlamak, teknik direktörlük hayatında bir klasik olarak ligin ilk yarılarına formda başlayıp ikinci yarıları maçları bile zor kazanan Rıza Hoca… İlk yarıyı lider bitirince yaptığın açıklamalar, attığın tweetler ve gösterdiğin tavırlar ile şu anki durumuna bakınca ne kadar gereksiz olduğunu umarım sen de fark ediyorsundur.
Senin durumunu geçtim de kupada küçük takım diye aşağıladığın Antalyaspor, sana ligde de gün yüzü göstermedi. Senin elini boş gönderdi. Şimdi ne hissediyorsun?
Geçen hafta da söyledim Tamer hocaya destek olmak şart. Elbette hata yapacak ve yaptığı hatalarda uyaracağız. Ama geçen son 2 haftada bu hoca gitsin diyenler, maç öncesinde kadroyu görünce bu hoca maceracı, çıldırmış diye yerden yere vuranlar; sahadaki oyun ve skordan sonra utanıp umarım biraz olsun bu huylarından vazgeçerler.
Bazıları daha maç başlamadan kadroyu görünce hocayı dar ağacına çıkarma hazırlığına başlamıştı.
Ancak bunun aksine sahada basmadık yer bırakmayan futbolcular, farkı önleyen direkler ve benim için en önemli noktalardan birisi eskiden takım için önemli olan ama bu sene bir türlü form yakalayamayan bazı oyuncuların yeniden kendilerini bulması ve takıma seviye atlatmalarını gördük.
Bir takımın en önemli gücü ve yeteneği, özgüvenidir. Eğer takım olarak özgüveniniz ne kadar yükselirse futbolcudan aldığınız verim, oynadığınız oyundan aldığınız keyif ve futbol şansı her zaman yanınızda oluyor.
Bu hafta diğer maçların sonuçlarından sonra korkuyla çıktığımız maçta aldığımız bu galibiyet, bizi çok rahatlatır. Ama dikkat, daha hiçbir şey bitmedi. Daha rahatladık demeye yolumuz var. Biz işimizi inanarak ve ciddiyetle yapalım. Bu sezonu çok rahat geçeceğiz.
Sezonun geri kalanı diye konuşuyoruz ama lafın gelişi… Siz bu yazıyı okurken muhtemelen dün itibariyle ligler bir süreliğine ertelenmiş dahi olabilir. Durumun kötüleştiği ülkelerde bu karar çoktan alındı, önlemleri bu kadar hızlı ve erken alan ülkemizde alınacak farklı bir karar, günlerdir yapılan bütün önlemlere aksi bir karar olur.
Son durumda ülkede lokantalar bile kapanmışken, bireysel yapılan spor salonları bile kapatılmışken; sporcuları uzun seyahatlere ve sürekli temas halinde bir yaşama sürüklemek saçma ve anlamsız olmaktan öteye geçmez.
Bütün dünya yaşama tutunma ve dünya açısından çok daha büyük ölümleri engellemeye çalışırken, ülkemizde hala yok seyircili mi seyircisiz mi oynanmalı, kupam ne olacak, şampiyonluk ne olacak gibi söylemlerle, para pul ve fırsat peşinde koşanları gördükçe çok üzülüyorum.
Bu konu son derece ciddi. Hayata bakışınız gamsız olabilir, evet siz hastalığın etki ettiği yaş grubunda da olmayabilirsiniz ancak etrafınızdaki aile büyükleri için taşıyıcı olup, onlara bulaştırabilirsiniz.
Hükümetimiz, Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca ve tüm bakanlık çalışanları dünyada bu süreci en iyi yöneten insanlar; bu yüzden bakanlığın açıklamaları takip edilmeli ve dikkatle uygulanmalıdır.
Bugün ciddiye almadığınız bu konu, ileride daha da büyürse gözleriniz ne kupa ne şampiyonluk ne de para pul görecek durumda olacak.