Türk Teknik Adamlar

Türkiye liglerinde başarılı olabilen takımlara baktığımızda %70’ten fazlasının teknik direktörlük koltuğunda Türk teknik direktör olduğunu görürüz.

Geriye dönük baktığımızda Jose Morais gibi futbolu iyi bilen teknik direktör bile belli bir zaman sonra Türkiye içi futbol dinamiklerinden sıkıldı ve benim gözümde başarılı da olsa medya ve taraftar gözünde başarısız olarak ithaf edilip gönderildi.

Eğer Antalyaspor, Türkiye’de değil İspanya’da oynasaydı bana göre 10 senelik teknik direktörümüzü bulmuştuk. Fakat işler öyle olmuyor ülkemizde. İş yeşil sahada bitmiyor. Başkanından futbolcusuna, yöneticisinden malzemecisine kadar herkesle ilgilenmek zorunda teknik direktör. Böyle olunca iş bunu yapabilecek Türk teknik direktöre dönüp dolaşıp geliyor.

Rıza Çalımbay ve alınan dört tane 1-0’lık galibiyet… Küme düşmenin en büyük adayıyken yukarıya oynamak… Futbolda işler saatlik, günlük ya da aylık olarak değişebiliyor. Aralık ayına girerken bambaşka bir statüde Antalyaspor ile karşı karşıyayız. Umarım değişmez ve sezon sonuna dek böyle devam eder.

Ne mi yaptı Rıza Hoca? Türk futbolu bilgisini gösterdi. Oynatmaya odaklı Jose Morais yerine oynatmadan atmayı tercih etti. Eto’o’yu kazandı. Sakıb’ı kazandı. Defans dörtlüsünü fiziksel mücadelesi yüksek oyunculardan ve hücuma minimum destek verecek isimlerden kurdu. Savaşçı orta saha ve ileriye de sırtı dönük oynayabilen, kuvvetli yüksek topları indirebilecek isimlerden oluşturdu. Mbilla indirdi, Kadah vurdu, Motta tamamladı. Bir tane attı, güzelce savundu, 12 puan aldı. İş bu kadar basit. Biraz pohpoh, biraz akıl, biraz da Türk futboluna hakim olma.