Kaplumbağa ve Tavşan
Engin Erdem yazdı…
Kaplumbağa ile tavşanı yarıştırmak istesek, kim kazanır? Normal şartlarda kaplumbağa cevabı verecek kimseyi bulamayız sanırım. Hızın artık futbolda hiç de yabana atılmayacak kadar önemi var. Rakibi analiz eden tüm takımlar, önce hızlı oyuncularını işaretleyip ondan sonra geri kalan planlarını oluşturuyorlar. Ona göre oyuncu ve taktik tercihleri yapıp hazırlanıyorlar. Analiz yok, taktiksel hazırlık yok, eldeki en tecrübeli on bir oyuncu ile çıkılan ve mağlup olunan bir Göztepe maçı var elde avuçta kalan.
Çok pozitif bir hava ile hazırlanılan Göztepe maçını kaybetti Antalyaspor. Hem de ilk yarıdan havlu atarak. Özellikle savunma dörtlüsü tercihleri bu sezon çok maç kaybettirdi. Ağır ve hamlesiz oyunculara bir de sol bek eklendi. Kanatların ve orta sahanın yardımından yoksun ağır defans dörtlüsüne karşı gol bulmak kadar kolay bir şey yok. Beş altı sıfır bile bitebilirdi maç.
Bu sezon Antalyaspor’a gelen teknik direktörler, tecrübeye çok önem veriyor. Bana göre en büyük hata, formu tecrübeye tercih etmektir. Celustka örneğine bakarsak, bireysel hatasından ötürü kaçıncı kaybedilen maç bu. Kaçıncı iç saha mağlubiyeti?
Kalan haftalar ve oynanan ümitsiz futbol düşünüldüğünde, karamsarlıktan başka bir şey getirmiyor Antalyaspor. Hücum bölgesine yapılan Sinan ve Podolski transferi güzel fakat bu takım stoper diye bağırıyor. Bakalım çağrıya kulak veren olacak mı? Bu takım toparlanma yoluna gidecek mi? Bekleyip göreceğiz.
Şu an durum pek vahim ve hayli üzücü…