Varsın Yansın Kimin Umrunda
Stresle, dertle, kahırla, saç baş yoldurmasıyla geçen bir sezonu bin bir zorlukla tamamlamışken yenisi karşımıza çıktı…
Stresle, dertle, kahırla, saç baş yoldurmasıyla geçen bir sezonu bin bir zorlukla tamamlamışken yenisi karşımıza çıktı. Henüz doğru düzgün nefes bile alamıyorken daha kötüsünü yaşayacağımız sezon başlamadan kendini belli etti.
Röportajdaki beyefendinin dediği gibi “Çok şükür kötü günleri geride bıraktık. Şimdi sırada daha kötü günler var.”
Geçen sezona büyük umutlarla başlayıp sezonun sonunu küme düşüp düşmemek arasında tamamlamıştık. Bu sezon ise başlangıcımız şimdiden kötü. Yeni sezona başlarken hiçbir güzel haber duyamayan taraftardan destek istenirken acaba düşünüyorlar mıdır ‘biz bu insanları mutlu edecek ne yaptık ya da ne yapabiliriz’ diye? Bence sorunun cevabı kesinlikle hayır.
Yeni sezon için daha güçlü bir kadro kurmak adına transferi geçtik, takımdakilerin akıbeti bile belirsiz. Yeni gelen iki futbolcunun lisansını çıkaracak paranın bile bulunamaması fiyasko. Şehir fark etmeksizin ilk haftadan koyulan deplasman yasağına camia olarak sessiz kalınması hazin bir öykünün iç gıdıklayan ilk cümleleri gibi.
Sahi, Antalyaspor yansa batsa kimin umrunda olur? Ya da şöyle sorayım, yansa batsa umrunda olacak kaç kişiyiz?