Alanya’da Zor Randevu

21 Nisan 2015 07:33

PTT 1.Ligde 28.hafta sonunda Antalyaspor’un evinde kazanması, Alanyaspor’un ise deplasmanda yenilmesi, hafta sonu oynanacak olan Akdeniz derbisini daha da önemli hale getirdi. Sezon başında Antalyaspor şampiyonluk amacıyla yola çıkarken, Alanyaspor ise ilk kez çıktığı lige tutunmak ve kurumsallaşmayı tamamlamayı amaçlıyordu. Oynanan 28 hafta sonunda ise Akdeniz’in güzide iki takımı da Süper Lige çıkmak için mücadele etme yoluna girdiler. Hafta sonu öylesine zor bir maç oynanacak ki kaybeden sadece sıralama yeri değil moral olarak da geriye düşecektir. Play off için altı takım mücadele veriyor ve kaybedilen her puan yarış dışına çıkartacaktır. Gönül isterdi ki bu tablo böyle olmasa idi. Hafta sonu maç öncesi ve maç sonrası yazılacak çok hikâye olacaktır. İki camianın da bu zor maçtan yara almadan çıkması için herkese sorumluluklar düşmektedir. Sonuçta bir kazanan veya iki kaybedenin olacağı bir müsabakadır.

Bilindiği üzere sezonun ilk yarısında Antalya’da oynanan maçta taraftarların birlikte maç izlemesi şeklinde bir proje yapıldı. Bu projeye destek verenler olduğu kadar vermeyenlerde oldu. Karşı olanlar her ne kadar dost olunsa da diğer takımlarla oynarken birlikteliğe tamam ama karşılıklı maç yaparken sıkıntı olacağını dile getirdiler. İlk maçta Antalya yenilmesine rağmen kayda değer olay yaşanmadı. Elbette zaman zaman diğer tribünlerden tepkiler oldu ve olması da normaldir. Ben o zamanlarda bunun yanlış olduğunu dile getirerek, eğer bugün bu yapılıyorsa ikinci yarı da aynı durumun yaşanması istenecektir demiştim. Şimdi o döneme geldik. Daha 28.hafta maçları oynanmadan bu konu sosyal medyada dillendirilmeye başlandı. Antalyaspor taraftarının Alanya’da maçı ilk yarıda olduğu gibi izleme isteği bana göre haklılık payı vardır. Ama bunu taraftarın sosyal medyada dillendirerek emri vaki şeklinde duyurması yanlıştır.

Kulüpleri taraftarlar yönetmiyorsa her iki kulübün Başkanı bir karara varır ve kamuoyuna açıklar. Bize şurası verilsin, fiyatlar şu olsun gibi sözler sadece gerginlikten başka ve yeni polemiklerden başka bir şeye hizmet etmez. Burada iki takım taraftarına da düşen sağduyulu şekilde, birbirini rencide etmeyecek şekilde açıklamalar yapmasıdır. Bununla birlikte bu tribünlere yön veren insanlar gerilim yaratmak isteyenlere prim tanımayarak sorumluluk bilinciyle hareket ederse taraftarlar ona göre hareket eder. Zira iki şehirdeki taraftarlar birbirlerinin maçına giderek destek veriyor ve vermeye devam edecektir. Bu birlikteliği istemeyenler şimdi sahne alarak maç saatine kadar her şeyi yapacağı muhakkaktır. Burada aradaki soru işaretlerini kaldıracak olan kulüplerdir. Ne karar alınırsa alınsın bir kesimin mutlu olmayacağı ortada iken bize düşen iyi şeylerin olmasını temenni etmektir. İlk maçta olduğu gibi yine bu maçta da birlikte maç izleme fikrine yine sıcak bakmıyorum. Bu maçın önemi ilk maça göre daha yüksektir. Ayrıca ilerideki dostluklar için risk almaya gerek yoktur. Yine de Antalyalı dostlarımızın haklılık payını da vererek, alınacak karara saygı duymamız gerekir.

Sonuç olarak, sahada iyi olanın kazanacağı, maç sonucunun tribünlere etki yapmayacağı bir maç özlemi ile yazımı bitirmek istiyorum.