Suçlu Kim

20 Eylül 2021 08:25

Ahmet Çolak yazdı…

Haftalardır alınan başarısız sonuçlar taraftarı isyan noktasına getirdi. Özellikle ligde geride kalan beş haftada  3 mağlubiyet, 1 beraberlik ve 1 galibiyet alan takımın hocasının ismi Ersun Yanal olmasaydı, şu ana kadar görevine son verilmişti. Bu yazdığımız yeni başlayan sezon sonuçlarıydı.

Geride bıraktığımız sezonda ligde iki maç daha fazla oynanmış olsa, Antalyaspor şu an TFF 1. Lig’de mücadele ediyor olacaktı. Hoca kenarda oldukça formsuz ve bir o kadar da isteksiz görüntü çiziyor. Zaten hocanın taraftar ile bağlarının koptuğu an, Çaykur Rizespor maçı sonrası dirsekten itibaren çıkarttığı kol hareketi ile olmuştu. Lakin o zaman yapılan hareketi masumane hale getirenler, şu an takıma ne kadar zarar verdiklerini umarım görüyorlardır. Ersun Yanal ismi maalesef kendini başkan ve yönetim kurulunun üzerinde görüyor. Çaykur Rizespor maçı sonrası yaptığı basın toplantısında mevcut yönetim ve başkan dışında bütün herkesin ismini zikrettiği zaman niyetini açıkça belli etmişti. Ama maalesef hocanın maaşını verenler ve onu yönetmeye çalışanlar kafalarının kuma gömmüşlerdi. Aslında yapılan o kol hareketinin bir kişiye değil, koskoca 50 yılını geride bırakmış Antalyaspor camiasına yapıldığını bile kabul etmemişlerdir.

Hoca ile futbolcu arasındaki bağların koptuğunu Beşiktaş maçı oynanırken rahatlıkla görmüş olduk. Özellikle maç 2-1 Antalyaspor lehine giderken 50. dakika civarı kaleci Boffin yaklaşık 20 saniye boyunca kulübeye ‘Değişiklik yapsanıza, ne bekliyorsunuz‘ der gibi el kol hareketleri yaptı. Ayrıca saha içerisinde Poli ve Veysel diğer arkadaşlarını sert bir şekilde uyardılar. Bütün topçular hatta tribündeki taraftarlar dahil herkes oyuna müdahil olurken, sadece hoca seyirci kaldı. Rakip takım teknik adamı oyun içerisinde takımını adeta domino taşı gibi sürekli yerlerini değiştirirken ve yerinde oyuncu değişiklikleri yaparken, bizim kadro mühendisi dâhi hocamız maalesef 70 ve 75. dakikaları bekleyerek adeta mağlubiyetin baş mimarı oldu.

Şimdi burada hoca suçlu, bunda herkes hemfikir. İşin yönetimsel boyutu ne olacak? Sormazlar mı adama “Siz ne yaptınız kardeşim” diye! Başarısızlık ve disiplinsizlik konusunda ne gibi yaptırımlar uygulandı? Başarıya prim verirken başarısızlığa ceza kestiniz mi? Futbol artık sadece sahada oynanmıyor, bir bütün halinde düşünmek gerekiyor. Sac ayağı gibi bir tarafı eksik olursa dengede durması mümkün olmaz. O yüzden planlamayı yaparken bir bütün olarak düşünmek gerekir.

Son sözüm ise dernek yönetimine... Artık her dönem yeni oluşumlarda üye kaydı yapılmasını gelenek haline getirmekten vazgeçelim. Her gelen kendini üye yapar, rakip olduğunu veya muhalif olduğunu düşündüklerini üyelikten düşürmek veya silmek için fırsat kollarsa bu işlerin içinden çıkamayız. O yüzden herkes aklı selim bir şekilde düşünerek sadece Antalyaspor’un menfaatini ve geleceğini düşünmelidir.

ETİKETLER: ,