Önlenemeyen Yükseliş
Ahmet Çolak yazdı…
Haftalar ilerledikçe sistem, rakibe karşı oyun planı, oyuncu kalitesi üst seviyeye çıktıkça takımımız ritmini bularak vites artırmaya devam ediyor. Rotasyonda yer bulan veya bulamayan, kadroda olan veya olamayan, oyundan kulübeye gelen veya kulübeden oyuna giren bütün oyuncular hiç dert etmeden, sırasını bekleyerek ve görev verildiği anda maksimum verim ile katkı koymaya devam ediyorlar. Elbette bu kadar oyuncuyu bu seviyede tutmak ve hazır hale getirmek teknik adam ve kenar yönetiminin başarısıdır.
Seriyi devam ettirmek adına gidilen, fikstürde deplasman olarak görünen fakat ilimizin güzide ilçesi olan Alanyaspor maçı takımımız adına ilk on beş dakikası hariç tam istediğimiz gibi sonuçlanmış oldu. Oyunun ilk devresinin hemen başında ev sahibi ekip, defans oyuncularımızın yaptığı bireysel hataları değerlendiremeyince 15. dakikadan sonra dengeyi sağlayan Antalyaspor hemen akabinde duran toptan golü buldu ve gelecek galibiyetin haberini vermiş oldu.
İlk 45 dakikada bulduğumuz gollerin başlangıcında Luiz Adriano – Fernando imzası vardı. Fernando’nun uzun paslarına Luiz’in asist dokunuşları, maçı ilk yarıda kopartmamızı sağladılar. Alanyaspor skor üstünlüğünü kaybedince, sahada bloklar arasını kapatan ve alan daraltarak oyun boyunu kısaltan Antalyaspor karşısında skora katkı yapacak net pozisyon bulamadı. Hal böyle olunca oyun içerisinde sinir katsayıları yükseldi ve Antalyaspor ile adı hiç de iyi anılmayan maçın orta hakemi Yaşar Kemal Uğurlu üzerinden giderek ceza sahasına yakın ve içerisinde onu aldatmaya yönelik çok masum olmayan varyasyonlar denediler. Ne yazık ki maçın hakemi ilk kez Antalyaspor’a hakkaniyet ölçülerinde ve ortada müsabaka yönetince ev sahibi takımın bu planı tutmamış oldu.
Karşılaşmanın ikinci yarısı muhtemelen hafif sakatlık geçiren Luiz ile gününde olmayan ve erken denecek dakikada sarı kart görerek takımını eksik bırakabilecek Bünyamin değişiklikleri ile başladı. Floranus tercihi oyun içinde çok fazla etki göstermese de Adriano değişikliği 3. bölgedeki üretkenliğimizi kısıtladı. Hücumu çok fazla düşünmeden 2. bölgeyi kalabalık tutarak ve topu rakibe bırakarak maçı tamamlamaya yönelik bir oyun anlayışına büründük ki Alanyaspor’u kendi tuzağına kendisinin düşmesini sağlayarak 3. golü bulmuş olduk. Devre arasında rakibin savunacağı, bizim atak yapacağımız yarı alan ve kale önünü oldukça fazla suladılar. Muhtemelen ıslak zeminde top kontrolünü sağlanmaması adına yapılan bu eylem kendi oyuncuları Awaziem’in önündeki topu sektirmesi ve Gökdeniz’e adeta al da at dediği hatası yapılanların geri tepmesine neden oldu.
Luiz Adriano’nun ne kadar önemli ve takımına faydalı bir oyuncu olduğunu ikinci 45. dakikada süre almadığı zaman içinde görmüş olduk. Sadece golcü özelliği dışında takımımızda adeta forvet arkası bir 10 numara gibi de oynuyor. Çok iyi alan boşaltıyor ve arkadaşlarına boş koşu imkanı tanıyor. Ayrıca asist yaparak gole ve gollere direkt katkı yapıyor. Devre arası transferlerinde uzun süreden beri görmediğimiz skora ve oyuna direkt katkı koyan oyuncuları takıma kazandıran başta teknik ekip, başkan ve yönetim kurulunu tekrar tebrik ederim.
Nuri Şahin ve ekibinin göreve başladığı ilk günlerde yazmıştım. O dönemki cendereden çıkmanın tek yolunun kalan müsabakaları maç maç düşünüp rakiplere göre oyun planları kurgulamaktan geçtiğini ısrarla belirtmiştim. Son haftalarda maç sonu açıklamalarında yardımcı hoca Alfons’un söyledikleri ile söylediklerimin birebir örtüşmesi beni ayrıca çok mutlu etmiştir.
Bir maçı daha galibiyetle bitirmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Rekoru her hafta geliştirmeyi ve bir sonraki maçı sabırsızlıkla bekler oluyoruz. Takımımız galibiyetlere bizleri o kadar alıştırdı ki artık rakibin kim olduğu, şampiyonluk yarışında mı yoksa küme düşmeye mi oynuyor çok fark etmiyor. Çıkıp oyununu sahaya yansıtıyor galip geliyor ve hızla üst sıralara tırmanıyor.
Son haftalarda ısrarla yazıyorum. Artık bu takım, desteği ve kalabalık taraftar önünde oynamayı sonuna kadar hak ediyor. Yeni kırılacak rekorlara ve daha da uzun sürecek serilere birlikte ortak olmak adına gelin tribünleri ve stadyumu hep birlikte dolduralım. Teknik heyet ve oyuncu grubunu avuçlarımız patlayıncaya kadar alkışlayalım.