Kazanan mı Kaybeden mi?

Son haftaların ligdeki en kötü durumda olan takımı Fenerbahçe karşısında alınan 1 puan kazanç mı, kayıp mı? Bu soru adeta camiayı ikiye böldü.

Kendi adıma bu maçta Antalyaspor’un hanesine 2 kayıp puan yazılmış olarak kabul ediyorum. Karşımızdaki takımın hem idari açıdan hem de saha içerisinde dağınık durumundan maalesef faydalanamadık. Özellikle bu maçta kaleye isabetli şut girişimi dahi olmayan takımı kendi sahamızda mağlup edemedik.

Antalyaspor diğer maçların aksine cumartesi akşamı rakibine karşı kontrollü ve sürekli ayağa top oynayarak başladı. Skor için hiç acele etmedi, kendi yarı alanında top rakipteyken beşli savunma ile bekledi, orta saha da defansa yakın olarak yardıma gelince Fenerbahçe hiç pozisyon bulamadı. Takım oyununu bu maçta çok iyi uygulayan bir Antalyaspor takımı izledik. Ne yazık ki yetenekli oyuncu ve net golcü eksikliği bu maçta da kendini çok net gösterdi. Özellikle yedek kulübesinden gelen oyuncuların da yetersiz olduğunu gördüğümüzde üzüntümüz bir kat daha artmış oldu.

Son 10 günde Antalyaspor takımının 3 maçından birinde yardımcı, diğerinde VAR ve en sonunda da orta hakem olarak görev alan Atilla Karaoğlan özellikle bu maçta hakemliğini auta atmıştır. Bir hakem rakibin forma renginden ancak bu kadar mı korkar! Çok aciz durumlara düştü, bütün takdir haklarını Fenerbahçe takımına yönelik kullandı. Özellikle Antalyaspor’un oyuna hızlı başladığı anda oyunu durdurup atağı kesmesi, hakem adına gecenin bittiği an oldu. Bir de hemen akabinde Fenerbahçe’nin serbest vuruş kazanıp attığı gol hakem Karaoğlan’ı bitirdi. Bu güne kadar izlediğim en kötü hakem performansıydı. Hiç bu kadar dağınık ve maçın içinde olan hakeme denk gelmemiştik. Maalesef bu tür hakemler yüzünden Türk Futbolu sürekli geri gitmektedir.

Ben şahsım adına 10 gün içinde bir takımın 3 maçına aynı hakemin verilmesinde MHK’nin art niyetli olduğunu düşünürüm. Bunları göz önüne alarak Antalyaspor Başkanı ve Yönetim Kurulu gerekli önlemleri alıp üzerine düşenleri bir an önce yapmalıdırlar.