Röportaj: Diego Angelo

SadeceAntalyaspor ailesi olarak, Antalyaspor’un Brezilyalısı Diego Angelo ile keyifli  bir röportaj gerçekleştirdik.

SadeceAntalyaspor.com Ailesi olarak bu keyifli röportaj için futbolcumuz Diego Angelo ve tercümanımız Canberk Teber’e teşekkür ederiz.

Öncelikle kendisini tanıyalım. Diego Angelo kimdir? Yeşil sahalarla tanışması nasıl olmuştur?

Brezilya’da orta sınıf bir aileden geliyorum. Futbola yedi yaşında başladım ve 20 yıldan daha fazladır devam etmekteyim.

******************************************************************************

8 yaşında futbola Goias kulübünde başladın ve Santos kulübünde de profesyonelliğe adım attın. Sonra sırasıyla Ituano, Naval, Genoa, Eskişehirspor ve Antalyaspor… Geriye dönüp baktığında bu süreci nasıl değerlendirirsin?

19 yaşında Santos gibi büyük bir takımda profesyonel olma şansını elde ettim. Ardından Portekiz’e gittim ve üç sene kadar Portekiz’de forma giydim. Daha sonra ise Eskişehirspor ve Antalyaspor… Bu takımların çoğunda uzun süre kaldım. Bu da benim profesyonelliğimi ve tecrübelerimi geliştirmemde, bugünkü Diego Angelo’yu yaratmamda bana çok büyük katkı sağladı.

******************************************************************************

Geçtiğimiz sezon başında Eskişehirspor’dan ayrılıp Antalyaspor’a imza attın. Bu süreç nasıl gelişti?

Eskişehir’de çok güzel bir beş yıl geçirdim. Eskişehirspor benim hala kalbimdedir. Benim için önemli olan şey kariyerimi güzel bir şekilde devam ettirmek. Oradan ayrılma nedenim eski başkanla birtakım problemler yaşamamdı. Antalya’da da çok iyi karşılandım ve burada 1.5 yılımı doldurdum. Antalya günlerim çok iyi geçiyor.

******************************************************************************

Genellikle oyuncular transfer oldukları kulüplerle 2 ya da 3 yıllık sözleşme imzalar. Antalyaspor’a geldiğinde 4 yıllık bir sözleşme imzaladın. Sözleşme süresinin uzunluğuna bakıldığında bunu nasıl yorumlarsın?

Oynadığım kulüplerde takımda sürekli yer bulan bir oyuncu oldum. Eskişehirspor ile iki yıl daha kontratım olmasına rağmen Antalyaspor’a geldim. Antalyaspor ile belirttiğiniz gibi uzun bir sözleşme yaptım. Bu tamamen güven ile alakalı bir durum.

Türkiye’ye Eskişehirspor kariyeri ile adım attın ve burada beş yıl forma giydin. Bu beş yılın ardından Eskişehirspor taraftarlarıyla zıt bir takıma gelmek nasıl bir his uyandırdı?

Rekabet futbolda çok önemli olduğu kadar çok da normaldir. Bu iki tarafın kendi arasında olan bir şeydir. Önemli olan saygının olmasıdır. Ben o dönem için Eskişehirspor için mücadele edip savaşıyordum, şimdi ise Antalyaspor için. Profesyonel bir iş yapıyoruz ve bu da benim için profesyonelliğin bir parçası.

******************************************************************************

2010-2011 sezonunda yedi hafta Rıza Çalımbay ile çalışmış fakat forma şansı bulamamıştın. Hatta “Sezon öncesi çalışmalarda takımla birlikte değildim ve hocamızın beni ve oyunumu tanıması için yeterli zaman olmamıştı.” şeklinde bir açıklaman olmuştu. Rıza Hoca geldiğinden bu yana dört maçta da 90 dakika forma şansı buldun. Rıza Hoca’nın artık seni iyi tanıdığını söyleyebilir miyiz?

Ben o zaman Eskişehirspor’a transferin son günü transfer olmuştum. Ayrıca yüzde yüz hazır değildim. Burada ise her şey çok daha farklı. Hocamız geldiği zaman kendisiyle oturup konuştum. Artık ben daha hazırım o da bana daha fazla güveniyor. Kendisi ile hiçbir problemimiz yok.

******************************************************************************

Hem defanstaki üstün mücadelen, hem de attığın gollerle takımına yaptığın katkılarla gittiğin kulüplerde taraftarın sevgilisi oldun. Bu olayı nasıl değerlendirirsin?

Şu ana dek oynadığım tüm takımlarda gol attım. Bunun da bir defans oyuncusu için bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Fakat halen geliştirmeye çalıştığım yönlerim var ve bunun için çalışmalarımı sürdürmeye devam ediyorum.

******************************************************************************

Antalyaspor’a geldiğinden bu yana Yusuf Şimşek, Jose Morais ve Rıza Çalımbay gibi isimlerle çalıştın. Bu isimleri ve taktik anlayışları ve antrenman düzeyleriyle beraber nasıl yorumlarsın?

Baktığımız zaman her teknik direktörün kendine göre bir sistemi ve taktiksel anlayışı vardır. Ama hepsinin de bana ve Antalyaspor’a katkısı olmuştur.Yusuf Şimşek ile Antalyaspor Süper Lig’e döndü. O ayrıldıktan sonra Jose Morais geldi ve onunla bilhassa ligin ikinci yarısında gelişim gösterdik ve çok iyi maçlar çıkardık. Rıza Çalımbay geldiğinden bu yana yükselişe geçtik. Şu an istediğimiz seviyede değiliz belki ama sezon başına göre hem fiziksel hem mental olarak daha iyi bir seviyedeyiz.

Antalyaspor formasıyla şu ana dek 38 maçta forma giydin ve bu maçların hepsinde de ilk 11’de sahaya çıkarak ortalama 88 dakika forma şansı buldun. Bu performansı neye borçlusun?

Öncelikle çok mutluyum. Bir oyuncu için oynamak ve süre almak en önemli şeylerden birisidir. Baktığımız zaman şu ana dek oynadığımız tüm takımlarda forma şansı buldum ve bu şekilde devam etmek istiyorum. Hedefim bu doğrultuda.

******************************************************************************

Antalyaspor tribünlerinin ve Antalya halkının futbola olan ilgisini nasıl buluyorsun?

İlginin çok iyi ir seviyede olduğunu düşünüyorum. Hatta şu anda Antalyaspor’da forma giymemin sebeplerinden birisi de taraftardır. Eskişehirspor’da oynarken buraya maça geldiğimiz zaman çok büyük bir taraftar baskısı olurdu ve bu da bizi etkilerdi. Yeni yapılan bir stadımız var. Bu da çok önemli. Antalya çok büyük bir şehir ve seyircisi de Türkiye’nin en iyi taraftar gruplarından oluşuyor. Ayrıca artık aileler de geliyor bize destek veriyor, taraftarlarımız da bizi destekliyor.

******************************************************************************

Beşiktaş maçında gördüğün kırmızı kart çok tartışıldı. Hakem raporunda ise kendisine küfür ettiğin iddia edildi. Ayrıca bu kırmızı kart Türkiye liglerinde gördüğün ilk direkt kırmızı kart oldu. Bu konuda neler söylersin?

Olayların sıcaklığıyla her oyuncu bir şey söyler, konuşur ama ben orada hakeme hakaret etmedim. Vodafone Arena’da hakemin biraz baskı altında kaldığını ve o yüzden öyle bir karar verdiğini düşünüyorum. O kart benim de kariyerimdeki ilk kırmızı karttı. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım. Takım çok iyi oynuyordu, o maçta en kötü ihtimalle berabere kalabilir ve hatta iyi bir sonuç alabilirdik. Böyle bir şeyi de bir daha tekrarlamayacağıma söz veriyorum.

******************************************************************************

Sahada çok hırslı bir yapın olmasına ve etkili bir performans sergilemene rağmen bir savunma oyuncusuna göre çok az kart görüyorsun. Bunu neye bağlıyorsun?

Ben öncelikle karşımdaki rakibime saygı duyuyorum. Ayrıca futbolun vücuttan ziyade kafa ile oynanması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu yüzden savunma oyuncusu olsam da az kart görüyorum.

Dünya genelinde olsun, Türkiye liglerinde olsun en beğendiğin ve kendisine oyun tarzı olarak en yakın bulduğun oyuncular kimlerdir? İdol olarak aldığın bir oyuncu var mı?

Dedê ve Rodrigo Tello. İkisinle de çok iyi arkadaşlıklar kurdum ve hala görüşmeye de devam ediyorum. Ayrıca Sergio Ramos’u çok beğeniyorum. Güçlü, hızlı, teknik ve gol atan bir oyuncu. İdol olarak ise kendi pozisyonumda yer alan Maldini’yi örnek alıyorum.

******************************************************************************

Geçtiğimiz salı gerçekleşen uçak kazasında Chapecoense takımını taşıyan uçak düşmüş ve kazada futbol takımından yalnızca 3 kişi sağ çıkabilmişti. Bir Brezilyalı olarak bu olay hakkında duygularını öğrenebilir miyiz?

Bu kaza bütün dünyada ve Brezilya’da yankılanan bir trajedi oldu. Çok büyük bir acı hissettim, herkes için çok üzüldüm ama bir kişi için daha fazla üzüldüm. Kazada hayatını kaybeden Cléber Santana’nın kariyerim başladığında çok büyük yardımları olmuştu bana. Özellikle onun için çok üzgünüm. 

******************************************************************************

Biraz da saha dışındaki Diego Angelo’yu konuşalım. Maç ve antrenman dışındaki vakitlerini nasıl değerlendirirsin?

Çok sakin bir hayatım vardır. Evliyim ve iki kızım var. Aileme ve Tanrı’ya çok bağlı bir insanım. Ben daha çok ailemle zaman geçirmeyi ve onlarla olmayı seviyorum.

******************************************************************************

SadeceAntalyaspor.com Ailesi olarak bu keyifli röportaj için teşekkür ederiz. Son olarak bizler aracılığı ile Antalyaspor taraftarlarına iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? 

Burda çok mutluyum, her şeyi yapıyorum ve yapacağım. Ben Antalya’yı seviyorum. Şehir ve taraftarlar da beni seviyor. İnşallah böyle devam eder. İki sene daha kontratım var ama inşallah bu kontratı uzatacağım ve burada beş sene daha kalacağım.

RÖPORTAJ: Hatice Merve KORKMAZ
FOTOĞRAF: Burak VURAN
* Bu röportaj, 2 Aralık Cuma tarihinde yapılmıştır.