Yine Hüsran
Biz bu takımı Süper Lig’de sevmedik ki terk edelim …
Rize Maçı pazartesi günü olmasına rağmen 10.000’in üzerinde taraftar, takımları sonuncu olsa da maça gelerek arma bağlılıklarını gösterdi. Buna istinaden sonuç yine hüsran. Sahada oynanan maç ile alakalı yazacağım konu bu kadar kısa ve net.
Eto’o bu maçta ilk maçlara oranla daha istekliydi. Buradan anlaşılan altı haftadır takımı sabote ettim demeye getiriyor. Ben Karabük maçından sonra yazmıştım, hocanın gitmesi gerektiğini dolaylı yoldan anlatmıştım ama benim tribün hayatım kadar yaşı olanlar anlayamadı ve acemice yönetimsel hareketlerde bulunuldu.
Kendi prensibim gereği ve Antalyaspor başkanlık koltuğuna saygımdan dolayı Antalyaspor menfaatleri doğrultusunda destek verdim, kazanan Antalyaspor olsun diye. Ama seçildiği günden beri kongredeki söylemleri ile uygulaması arasında farklılık olduğunu gördüm. Barcelona Futbol Takımından Altyapıya hoca gelecek dendi. Barcelona İstanbul Futbol Okulu’nun hocası takıma getirildi. Böyle bir politikaya gireceğine yapacağı tek şey o zaman Antalyaspor altyapısında devrim yaratan Sedat Karabük Hocaya basacaktı parayı getirtecekti kulübe. Sedat Karabük Hocanın kulübe kazandırdıkları ortada…
Sponsorluk anlaşması imza aşamasındayken birkaç taraftarın sanalda tepki vermesinden dolayı anlaşma iptal edildi. Kulübün zararı iki senelik 10 trilyon. Antalya Arena Stadyumu isim sponsorluğu için iki firmanın ciddi şekilde ilgilendiği haberleri dolanmaya başladı. Yine birkaç taraftarın sanaldan baskı yapmasından dolayı askıya alınmaya başlamış gibi duruyor. Sonra kulüp nakite sıkışınca Türk vatandaşının meşhur politikası olan borcu borç ile kapatma yoluna gidiliyor. Sayın Ali Şafak Öztürk Başkan, kulübü sanaldan taraftar yönetecekse siz niye başkan seçildiniz? Kulüp sanaldan gelen tepkiler ile yönetilmez, tesislerdeki başkanlık odasından yönetilir. Lütfen kendinize gelin. Kulüp borç batağındayken 2 senelik isim sponsorluğundan gelecek olan para, restauranta bir kalemde ödenen hesap cinsinden değil. O para Antalyasporumuzun kasasına girmesi gereken bir para; sahışların cebine değil. Kulüp bu durumdayken isim sponsorluğu konusunu bir daha düşünmenizi ve sanaldan gelen her tepkiyi dikkate almamanızı tavsiye ediyorum. Yoksa borcu borç ile kapatma yoluna gidersiniz şu anda yaptığınız gibi. Bu kulübün başkanı gibi davranın.
Bu takım küme de düşebilir. Biz bu takımı Süper Lig’de sevmedik ki terk edelim. Ama kafamı karıştıran soruyu da sormadan edemiyeceğim. Bu takım geçen sene coşkuluydu. O coşkulu takıma altı takviye de yapıldı, değişen tek şey başkanlık makamıydı. Yani Gültekin Gencer ismiydi. Şu anda neredeyiz? Bu konuda Eto’o’nun sabotesi kadar başkanın da yönetimsel hataları oldu. Kendi kendime sorup durdum şu anki imkan Gültekin Gencer’de olsaydı, stadyumun devir olayıyla bu takım nerelerde olurdu diye kafamda hayal kurmaya başladım. Bu takım düşebilir dedim ama unutulmaması gereken bir nokta da TFF 1. Lig’e düşersek kaybedilen geliri siz düşünün. Sanaldan tepki veren taraftarlardan sponsorluk geliri olarak tahsil ederiz artık.
Pazartesi günü maça gelen ve takımına destek veren bütün herkese ayrı ayrı teşekkür ederim. Bağlı olduğum 07 Gençlik (Since 1981- Curva Nord Holigans ) ile ayrı bir gurur duyuyorum. Gürhan Güneyli’nin izlediği politika ile çehresi değişen grubun stadyumda yarattığı atmosfer herkesçe takdir topluyor.
Yazımın son bölümüne gelince Rıza Çalımbay Hocamıza Antalyaspor camiasına hoş geldiniz diyorum. Başarılı olmasını can-ı gönülden istiyorum. Onun başarısı Antalyaspor’un başarısıdır.
Bu arada Rize maçı için Alanya’dan kalkıp Antalya’ya gelen Alanyasporlular taraftar grubuna da teşekkür ederim. Sağ olun, var olun.
Bu renklerin ve armanın yerini başka bir şey tutmuyor, lanet olsun ki tutmuyor. Ne para, ne pul, bu sevgi başka bir şey…