Titre ve Kendine Dön Nuri Hocam

İki sene önce bu zamanlar takımın başına Ersun Yanal geldiği zaman, eski takımlarında oynattığı atak ve hücuma yönelik futbolla hepimize heyecan vermişti.

Dönemin başkanı ile devre arası yapılacak transferlerle iyi noktalara gideceğimizi hayal ettik. Ama bir akşam üstü aniden başkanın bırakması, bunun üzerine gelen transfer yasağı, takımın santrforunun gitmesi ve 6-0’lık Hatayspor hezimeti derken Ersun Hoca savunma garantili, kamuoyunun tabiri ile kale önüne otobüs çekmeli oyununu sahaya koydu. Sezon sonu bu zor şartlarda hem ligde kalmak hem de Türkiye Kupası finali oynamakla hoca da fırtınalı dönemde gemiyi limana sağ salim getirdi.

Hocanın oyun yapısını düşündüğümüzde meşhur sezon başı kampı yüklemeleri ve alınan oyuncularla beraber, Ersun Yanal’ın her takımında olduğu gibi lige fırtına gibi girmesini bekledik. Ama takımın başında olduğu ikinci sezonunda bir önceki travmayı atlatamayan, savunmayı öncelikli tutan oyun yapısı üstüne Rizespor maçında yaptığı hareketle hem seyirci ile bağlarını kopardı hem de oyuncuların Ersun Yanal’ın takımın başında çıktığı her haftanın son haftası olabileceği düşüncesi ile sahada varlık gösteremeyen bir takım haline dönüşmesine sebep oldu. Bu durumun sonunda hoca ile yollar ayrıldı.

Açıkça söylemek gerekirse, Antalyaspor yönetimi, radikal bir kararla en doğru hamleyi yaparak takım kaptanı Nuri Şahin’e takımı teslim etti. Ara transferlerin hedefi 12’den vurması sonucu sezon sonuna kadar oynanan futbolla alınan sonuçlar, son yıllarda seyretmeden en fazla zevk aldığımız takımı ortaya çıkardı.

Geçen haftada yazdığım gibi, bu sezona yönelik kurulacak kadrodan hepimiz umutluyduk. Ama geldiğimiz noktada maalesef kadro verimli olamayan, gereksiz şişkinliğe sahip oyuncularla doldu.
Ülkenin ekonomik şartlarında, dövizin belirsiz olduğu dönemde kulübü idare etmek elbet kolay değil. Bu kötü ekonomiye rağmen başkanın stat isminden takım ismine, forma sponsorluğuna kadar takıma verdiği katma değerler takdir edilecek düzeyde. Ama Ali Şafak Öztürk’ün yaptığı hataları maalesef Aziz Başkan da yapıyor. Yönetimde gece gündüz takım için çalışan yöneticiler var ama futbol aklı ile profesyonel futbol takımını konsolide etmek ve onları bir arada tutmak, enerjiyi sezon boyunca korumak bambaşka bir profesyonel anlayış gerekir.

Bu takımın sahaya çıkan 11’inde Şampiyonlar Ligi oynamış, Avrupa Kupası kaldırmış oyuncular var. İşler iyi giderken herkes mutludur, başarıdan kendine pay çıkarır. Asıl maharet, bu kriz döneminde oyuncuları idare edip bu girdaptan çıkarabilmektir. Geçen sene Nuri Hoca bu işi iyi yaptı. Ama bir gerçek var ki kadronun yüzde yetmişi seneye bizimle olmayacak. Profesyonel futbolcudan aidiyet pek beklenmez. Son senesinde kuruşuna kadar alacağını kurtarmaya, bir sene önce toprağa gömdüğü egosunu ortaya çıkarmaya başlar. Bu konular için futbolcu ile hocayı yüzgöz etmek doğru olmaz. Su aşamada yapılacak en büyük hata hoca ile yolları ayırmak olur. Yukarıda yazdığım sebeplerden ötürü işini bilen bir sportif direktör takımı toparlamaya yardımcı olur. Tabi Nuri Hocanın da gelecek kişiyle ego savaşına girmemesi lazım.

Nuri Şahin, Avrupa’da yetişse de duyguları ve yapısı ile bu sene klasik bir Türk insanı haline döndü. Atilla Vehbi Konuk Tesislerinde neler oluyor, bilmiyoruz. Ama hocada da geçen seneki enerji ve ışık yok. İçine attığı ya da aşamadığı ne varsa bunu kamuoyu ile paylaşmalıdır. Yoksa kendi kariyerine başlarken zarar verecek, bizler de üzüntülerimizle yaşamaya devam edeceğiz.

Maça gelirsek, çok yazacak bir şey yok. İlk gol neyse fakat 2. ve 3. goller Süper Lig seviyesinde yenecek goller değil. 82. dakikada ikinci golü buluyorsun, 8 dakika uzatma veriliyor ve takım olarak gerekli baskıyı ve saha içi organizasyonu yapamıyorsun. Maalesef bu durum ön teker nereye giderse arka teker oraya gider durumudur. Hoca oyundan kopuk olunca, bu durum oyuncuya da yansıyor. İki haftadır son on dakika Mehmedi’yi kullansa bu kadar dövünüyor olmazdık.

Dünya Kupasının kasım ayında olmasından ötürü alt üst olan lig organizasyonu var. Önümüzdeki maçlarda kendimizi toparlarız ama yönetimden Nuri Şahin’e herkes fabrika ayarlarına geri dönmeli.