#TFF

Galatasaray karşısında yine eksik kadro ile sahadaydık. Ama son haftalarda hep böyle bir kadro ile iyi işler yaptık. Futbol anlamında pozitif bir anlayışa sahip olunca, takımda psikolojik olarak baskı da kalmayınca göze hoş gelen olumlu bir futbol çıkıyor ortaya.

Maçın ilk yarısı müthiş zevk aldım şahsen oynanan oyundan. Tek eksiğimiz ilk yarıyı 3-0 önde bitirmeyişimizdi bana göre. Son yıllarda hiç bu kadar kötü ve mahkum bir Galatasaray izlememiştim açıkçası. Hazır böyle yakalamışken atmalıydık. Ama maçın ikinci yarısında Doğukan – Ferhat ikilisinin üst üste yaptıkları hatalar sonucu ilk golü yedik. Penaltı pozisyonu ise bana göre doğru bir karardı.

Sonradan oyunu dengeledik. Tamer Hoca, Blanco’yu oyuna alarak takımın hava hakimiyetini ele almak istedi. Hakan değişikliği de oldukça olumlu yansıdı takıma. Baskı sonuç verdi ve son dakikada da olsa golü bulduk.

Koca bir sezon daha bitti. Sezonun ilk yarısında yapılan yanlış transferler, yanlış taktik, hatalı hakem kararları, yanlış teknik direktörler yüzünden resmen kabus yaşadık. Sezonun ikinci yarısında ise müthiş nokta transferler ile adeta yeniden doğduk. 31 puan topladık sezonun ikinci yarısında. Keşke bu doğru yapılanmayı sezon öncesi yapsaydık, 31 puanı sezonun ilk yarısında alsaydık. O zaman bugün konumumuz nerede olurdu, siz düşünün. İkinci yarının ilk maçı Göztepe maçını saymıyorum, zira o maçta yeni transferlerden sadece Kudryashov forma giydi. Geri kalan maçlarda sadece bir kez, onda da lig şampiyonu Başakşehir takımına yenildik. Bu müthiş bir başarı. Aslında o maçta da yenilmezdik, çok şanssız bir şekilde maç 0-0 sürerken gol pası vermek üzere olan Podolski sakatlık geçirdi ve aynı pozisyonun dönüşünde kalemizde gol gördük. Şanssızlık, başka bir şey değil.

7 hafta gibi kısa bir aradan sonra Süper Lig yeniden başlayacak. Bence fazla bir transfere gerek yok. Zira oturmuş bir futbol felsefemiz ve kadromuz var. Bazen transfer yapmamak, elinizdeki kadroyu korumak en iyi transferdir.

Gelelim başlığımızın nedenine…

Futbol bakımından çok beğendiğim bir oyuncu Saracchi. Ama bize attığı golden sonra, biraz ağız okumayı bilen birisinin bile çok kolay bir şekilde anlayacağı kötü sözler kendisine yakışmadı. Üstelik bunu yayıncı kuruluş defalarca gösterdi ve golden sonra bizim oyuncularımıza dönerek bu kötü sözleri söyledi kendisi. Bakalım federasyon yetkilileri buna bir yaptırım uygulayacaklar mı?