Teşekkürler Leonardo

Sevgili Antalyasporlular,

Bizim için her açıdan zor bir sezona devam ediyoruz. Sene başındaki hayallerimizle şu anda bulunduğumuz yer maalesef alakasız.

Dün sezonun deplasmandaki en iyi futbolunu oynadık. Ama bu sefer de şans yanımızda değildi. Kırılma anlarındaki pozisyonları değerlendirebilseydik eğer, bu deplasmandan puan ya da puanlarla ayrılmamamız için hiçbir sebep yoktu. Olmadı.

Bu maçta Nasri-Menez-Djourou neredeydi? Bu adamlar neden sezonun çoğunda sakatlar? Nasri gerçekten sakat mıydı? Yoksa yönetimsel problemlerden dolayı mı oynamadı? Bunlar kafamı kurcalayan konular… Ama profesyonelliklerine inandığım için fazla da detaya inmek istemiyorum.

Bu sene için kırılma maçlarından birine çıkacağız. Bugüne kadar oynadığımız kırılma maçlarından öyle veya böyle kazanarak ayrıldık ve olası bir krizi engelledik.(Osmanlıspor-Kasımpaşa-Karabükspor) Gençlerbirliği karşısında yine böyle bir maça çıkıyoruz. Dün Eto’o kasığını tuttu ve oyundan çıktı. Yürekler ağza geldi. Takımın hücum hattındaki tek formda ismi eğer bu hafta oynamazsa “vay halimize” diyorum. Ayrıca bu maç Leonardo için de kader maçı niteliğinde… Bence kendisinin Antalyaspor kariyerini belirleyecek maça çıkıyor. Maç sonunda “Teşekkürler Leonardo” deyip yollar ayrılabilir.

Benim için sezonun kalanındaki hedef 40 puana ulaşıp ligi küme düşmeden tamamlayabilmek. Bunun için 27 puan, yani 9 galibiyet gerekiyor. Ligin 14. haftası bitti. Kalan 20 haftada 9 maç kazanır mıyız? Bu kadro kalitesi ile evet. Ama bu futbolla asla kazanamayız.

Söylenecek çok fazla şey kalmadı. Önce genel kurulda sonra da sezonun geri kalanında Allah yardımcımız olsun diyorum.