Önce Kendinize İnanın

Süper Kupa’nın ellerimizin arasından kayıp gitmesi, yanlış 11 çıkaran Nuri Şahin’e yazar. Beşiktaş’ın uzun stoperlerine karşı Crivelli’yi tercih etmesi orta sahayı zayıflattı. Mukairu orta sahaya yardım etmedi. Naldo ve Fredy’nin olmayışı zayıf olan etkinliğimizi iyiden iyiye zayıflattı. Oyuna ve arkadaşların en ufak bir katkısı olmayan Milosevic ile karşılaşmaya başlamak hepimizi şaşırttı.  Tercih ettiği bazı futbolcuların artık faydalı olmayacağını analiz etmiş olması gerekiyor. Oyuna girdikleri andan itibaren ibreyi tersine çeviren Hakan Özmert ve Amilton ile maça başlamış olsaydık, ikinci yarıya kalmadan işi bitirebilirdik. Çünkü Beşiktaş gerçekten çok zayıftı. 

Ekranlara yansımamış olsa da Beşiktaşlı Rosier’in yaptığı hareket bir futbolcuya yakışmayacak türdendi. Ama kendisine yakıştırıyor olacak ki o hareketi göstere göstere yapabildi. bu denli ahlaksız ve karaktersiz bir oyuncunun Türk futbolunda yer bulması üzüntü verici. 

Gelelim Göztepe karşılaşmasına…

Uzun uzadıya maç analizi yapmaya gerek yok. Art arda yaptığımız maçlar, saatler süren seyahatler ve fiziksel yorgunluğu da düşünürsek Göztepe karşısında şansımız olmadığını düşünenlerdendim. Lakin bu kadar kötü futbolu oynamaya kimsenin hakkı yok.  Trabzonspor’a karşı da Göztepe’ye karşı da aynı futbolcu grubu oynadı. Ne değişti ki, iki maç arasında anlam verilemeyen farklar oldu. 

Futbolculara he güvendiğimizde, her arkalarında durduğumuzda yaşattıkları hayal kırıklıkları bir fazla olmaya başladı. 

Yapılan transferleri fiyat/performans olarak değerlendirirsek, fiyat hep yüksek ama performans hep düşük. 

Milosevic’i Antalyaspor formasıyla sahada görmeye katlanamıyorum artık. Hayatımda bu kadar lakayıt ve vurdumduymaz bir oyuncu daha görmedim. Belki kendini birkaç hareketle gösterir de satıp kurtuluruz mantığıyla hareket ediliyor olabilir. bu da normaldir fakat bulunduğumuz konum ve kadro darlığı sebebiyle sahaya katkı sağlayamayacak oyuncuları tolere edebilecek durumda değiliz. 

Ligin ikinci yarısı hep daha zor geçmiştir ve işimiz gerçekten çok zor. Futbolcular ve yönetim kurulunun şapkayı önlerine koyup değerlendirmeleri lazım. Yolunda gitmeyen şeyler olduğu belli. Bizlere düşen ve elimizden tek gelen, cumartesi günü Fenerbahçe maçında takımımızın yanında olmak ve takımımıza güç vermektir. Lütfen son düdük çalana dek herkes sakin kalsın ve desteğini esirgemesin. 

Ara transfer sezonu 12 Ocak’ta başlıyor. işimiz zor, vaktimiz kısıtlı. Aatıf’tan kalan enkaz umarım en kısa sürede kalkar ve direkt sahaya sürebileceğimiz futbolcular alırız. Yapılacak transferlerde maalesef ıskalama şansımız yok. 

Son olarak futbolcularımıza seslenmek istiyorum;

Bu şehir size inandı ve inandığını her fırsatta gösterdi. İstanbul’dan toplasan 10 kişinin geldiği Katar’a bir uçak dolusu Antalyaspor sevdalısı peşinizden geldi. Bu bir uçak dolusu sevdalı adamın dönüşte havalimanında çektiği çileyi ve maruz kaldığı muameleyi gözlerinizle gördünüz. 

Bizim size inandığımız kadar eğer siz de kendinize inanırsanız, her güçlüğün altından kalkarız. 

Cumartesi günü inanmış 11 kişi görmek dileğiyle…