Milat

Dile kolay tam 11 hafta sonra galibiyet ile tanışan takımın yazısını yazmak da ayrı bir keyifli oluyor.

Evet, haftalardır kazanamayan takımın taraftarının deplasman tribününün biletlerini satışa çıkar çıkmaz 3 saat içinde tüketmesi, gelen galibiyetin habercisi durumundaydı. İnanmışlık önce tribünde başladı. Saha içerisinde takıma da sirayet edince çok net bir galibiyet geldi.

Maçtan 1 saat önce kadrolar açıklandığında ofansif ağırlıklı orta saha Yekta ve Fredy’nin defans kurgusuna yardımcı olamayacağını, Chico’nun çok yalnız kalacağını düşünmüştüm. Maçın başında ilk 15 dakikadan sonra rakibin baskısını kırınca, oyunda dengeyi sağlayıp kaliteli ayaklar ile sonuca gitmesini bildik. Maç genelinde rakip daha çok topa sahip olarak görülse de, kontrollü oyun ve saha içi disiplini ile maçı koparttık. Bu skor katkısında yeni transferlerin de çabuk uyum sağlamasının çok faydasını gördük. Sezon başı yapılanmasındaki yanlış, devre arası transfer döneminde minimize edilmiş görünüyor.

Sayın Başkan özlediğimiz şekilde ilk dönemindeki gibi inisiyatifi eline alıp daha çok işin içinde olunca, yakılamayan ateşi tutuşturup yeniden alevlenmesini sağladı. Taraftarın haftalardır beklediği, özlediği tablo Denizli deplasmanında gerçekleşti. Özellikle takımın kamp yaptığı otelde başkan ve yeni transfer Podolski’nin de olması, takıma inanılmaz bir motivasyon sağlamıştır. Ayrıca maçtan sonra taraftarını kırmayıp onların önüne kadar gitmesi de çok büyük erdemdir. Taraftarın yüreğine su serpip, başarının geleceğinin teminatıdır.

Her ne kadar yapılan transferlerin yaş ortalamasının yüksek olduğu sosyal medya sitelerinde yapılan yorumlarda çokça dile getirilse de, bu takımın ligde kalıcı olabilmesi için tecrübeli, hazır ve yetenekli ayakların olması gerektiği aşikar. O yüzden yapılan hamleler doğru, doğru olduğu da oynanan ilk maçta görüldü. Bu transferler için başkan ve yönetim kuruluna teşekkür ederim.

İnşallah bu galibiyet milat olur. Önümüzdeki üç maçta bir seri yakalayıp sıralamada üst tarafa tırmanırız.

Burada taraftara ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Haftalardır 3 puanı bir arada göremeyen takımlarını deplasmanda kapalı gişe destekleyip fitilin ateşini önce onlar yaktılar.

Ayrıca galibiyet kadar çok önemli bir olguyu da atlamayalım. Galibiyete ve gollere ihtiyaç varken ceza sahası içerisinde rakip kalecinin elle oynadığı çift vuruş pozisyonunu kullanmayıp auta göndererek sezonun fair-play olayına aday oluyoruz. Burada tam bilemiyorum; eğer kenar yönetimi direktif verdi ise, başta hoca Tamer Tuna, daha sonra kaptan Yekta Kurtuluş ve bütün oyunculara sonsuz teşekkür ederim.