Kravatlılar Gidecek Atkılılar Kazanacak
Teknik direktörsüz kaldık, Başkansız kaldık derken; bu sezona neresinden bakarsak bakayım elimizde kalıyor…
Teknik direktörsüz kaldık, Başkansız kaldık derken; bu sezona neresinden bakarsak bakayım elimizde kalıyor. Bir tek “taraftar” hariç…
Ata’sına sahip çıkan, açtığı yolda gösterdiği hedefe giden, takımını küme düşecek en güçlü aday görenlere inat takımını hiç bir deplasmanda yalnız bırakmayan, işini gücünü bırakıp kilometrelerce yol giden ve söylenildiği gibi “bir kısım taraftar” değil; “cefakar” taraftarımıza büyük bir teşekkür borçluyuz. Kendi adıma tüm taraftarlarımıza, taraftar gruplarımıza teşekkür ederim. Emeğiniz, hakkınız, sesiniz, umutlarınız iyi ki var! İyi ki varsınız! Teşekkürler büyük ve cefakar Antalyasporlular!
Sizlere ne yazsam, ne desem az gelir de taraftarı karşısına alan yönetime hiçbir şey az gelmez. Deplasman tribününe kadar gidip taraftarla tartışan bir başkana hele ne denilebilir? Bu nasıl bir şeydir ya hu? Taraftarı karşısına alan hiçbir yönetim bu zamana kadar asla kazanamamış, aksine hep kaybetmiştir. Bu takımı ligde tutan başta taraftarlardır, taraftarlar bu takımı hiçbir zaman yalnız bırakmamıştır. Kendi kafanıza göre biletleri satıştan çekip, bir de yapılan açıklamalardan haberleri yokmuş gibi davranmak nedir?
Her seferinde de yazdığım gibi “Kravatlılar gider, atkılılar kalır” sözünü bir kez daha hatırlatmak isterim. Eğer taraftarla savaşa girdiyseniz üzgünüm ama savaşın galibi çoktan belli. Artık veda vaktiniz geldi, lütfen istifa edin. O koltuğa elbet bir gün gene Antalyaspor aşkını bilen ve o koltuğu hak edecek insanlar gelecektir. Bizi batırmadan lütfen gidin artık.
Bütçe küçültelim derken hoppala küme gitmesek bari… Antalyaspor’un en zor zamanında gelen ve takımdaki dengeleri tekrar sağlayan, eldeki imkanlarla
takımın ligde kalmasını sağlayan Hamza Hamzaoğlu’na haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Yolunuz açık olsun hocam, “herkes unutur 07 unutmaz” emekleriniz ve vefanız için teşekkür ederim. Sen gelince bahar gelmişti. Elbet bir gün tekrar yollarımız kavuşacaktır diye umut ediyorum.
Takımın başına teknik direktörlük deneyimi bile olmayan birileri gelmez. Çünkü dönen dedikodular o kadar fazla ki artık kötünün biraz daha vasat olmayanına bile razı gelelim isteniyor diye düşünüyorum.
Deniz Kadah’ın aldığı parayı sonuna kadar hak ettiğini hepimiz gördük. Bu adamın aldığı parayı yarı yarıya düşürmesini teklif etmek nedir ya? Elimizdekileri kaybedip, haybeye isimsiz futbolcularla doldurmayın bu takımı. Oldu olacak TFF 1. Lig’den futbolcu toplayıp getirin Süper Lig’de oynasınlar diye.
Antalya’da yaşayan bir sürü zengin iş adamları var. Allah aşkına sponsorluk için, bağış için neden kimseyle görüşülmüyor? Bu takıma neden kimse destek vermiyor? Bunlarla uğraşmanız gerekirken “İzmir Marşı”na açıklama yapmanıza gerek yoktu. Takımı hiçbir zaman yalnız bırakmamış taraftarınıza “bir kısım taraftar“demenize gerek yoktu.
Antalyasporlular olarak X partisinden, Y partisinden, Z partisinden bir sürü insanla omuz omuza bağırırız, tek siyasetimiz Antalyaspor’dur. Her türlü siyasi görüşe mensup taraftarlarınızı karşınıza aldınız. Bu tepkiyi beklemiyordunuz ve ne yapacağınızı şaşırdınız, üstelik biletleri satıştan çektiniz.
İzmir Marşı için açıklama koyup, biletlerle ilgili haberiniz yokmuş gibi davrandınız. Ama unuttuğunuz bir şey vardı; bu taraftar takımı 5-0 yenilirken bile “Antalyamız sen çok yaşa, canım feda olsun sana” diye bağıran, takım ligin sonlarındayken deplasmanlarda dahi yalnız bırakmayan taraftardı.
Bir yazımda “Gittiğimiz yollar sevdamıza çıkar. Sevdamızın peşinden gittiğiniz her şehir, bizi hatırlar.” demiştim. Neden bilmem ama bunu tekrar kullanmak istedim, çünkü gittiğimiz her şehir bizi hatırlıyor. Bizler de bunları elbet unutmayacağız.
Yeni sezonda görüşmek üzere büyük Antalyaspor taraftarı… Sevdamız yüreğinizden düşmesin.