İş Kazası

Takımımızda her şey güzel giderken sanırım nazar değdi. Karabük maçında takımda epey eksik vardı. Zor bela geçtik o maçı. Akhisar deplasmanında bu eksikler takımımıza döneceği için kesinlikle galibiyet bekliyorduk. Rakip zaten ligin en az gol atan ekibiydi. Üstüne üstlük en büyük gol silahı olan Rodallega’yı da devre arasında Trabzonspor’a satmışlardı. Bu yüzden biz galibiyetten başka birşey beklemiyorduk.

Ama sahada Antalyaspor’u tanıyamadık. Oyuncularımız gerçekten çok kötü oynadılar. Aslına bakarsanız bu mağlubiyet haftalardır “Geliyorum” diyordu. Alanya maçında ve özellikle Karabük maçında sinyaller gelmişti. Bu yüzden önlem almak gerekiyordu. Takım kötü oynuyordu ama mücadele ediyorduk en azından ve böyle kurtarıyorduk. Ama Akhisar deplasmanında takıma sanki bir şeyler olmuş gibiydi. Kafaları başka yerde gibiydi sanki. Konsantrasyon yok denecek kadar azdı. Böyle olunca da net bir skor ile yenildik.

Bu arada hakem hatalarına da değinmek istiyorum… Biz bu maçtan 1 puanı bile hak etmedik ama birinci gol sanki ofsayt gibi geldi bana. Üçüncü golden önce de bariz faul var oyuncumuza. Zaten hakemler bizimle uğraşırken bizim kötü oynama lüksümüz yok. İş kazası diyelim buna en iyisi.

Galatasaray maçı telafisi olmayan bir maç. Eto’o da sağ olsun, Rıza Hoca 3-0 geride iken oyundan çıkarmayınca sarı kart gördü ve cezalı duruma düştü. Tam bize lazım olan maçta Eto’o sahada olmayacak.

Maç günü sabah erkenden Akhisar’a indik. Yüzlerce Antalyaspor taraftarını karşıladı Akhisarlı kardeşlerimiz. Kardeşliğin, dostluğun, paylaşmanın ne olduğunu gösterdiler tüm ülkeye. Bazı televizyon kanalları bu anları canlı yayında verdiler. Gerçekten evimizde gibi hissettik. Bütün yapılanlar için Akhisar halkına ve taraftarına teşekkür ediyoruz. Yağmurla başlayan kardeşlik son sürat devam ediyor.

Taraftar olarak deplasman tribününü yine doldurduk. Maç eğer pazar günü oynanmış olsaydı en az 60 otobüs daha orada olur, ek kontenjan istemek durumunda kalırdık. Lâkin cumartesi olunca böyle oldu. Yine de haftanın deplasman tribünü biz olduk, bize ayrılan yeri hıncahınç doldurduk. Maçta geri düşmemize rağmen biz tribünde vites arttırdık. Ama sanırım tüm ülkeye ve yayıncı kuruluş yorumcularının “Muhteşem destek var, inanılmaz. Takımları 3-0 mağlup durumda ama onlar susmuyorlar” gibi yorumlarına rağmen biz sesimizi sahadaki oyunucularımıza duyuramadık. Galatasaray maçında bu iş kazasını telafi edeceklerdir oyuncularımız. Bizler bu bilinç ile 30.000 kırmızı beyaz yürekli taraftar, pazartesi günü Antalya Arena’yı cehenneme çevireceğiz. Kalan iş ise oyuncularımızda.