İki Kurt Bir Maç

Kupa maçından sonra kendi sahasında Erzurumspor maçını 3-1 kazanan Antalyaspor, iki haftalık milli araya 39 puanla rahat bir şekilde girdi. Bu süreçte takım hem fiziki hem zihinsel anlamda rahatlayacak hem de Ersun Hoca bundan sonrası için plan ve programlarını iyi yapacaktı. Ayrıca eksiklerini tamamlama fırsatı yakalayacaktı. Bugün gördük ki Antalyaspor bu süreci maçı kaybetmesine rağmen iyi değerlendirmiş. Dinlenmiş, dingin ve oyun anlamında gerek pas trafiği gerek kaybedilen topları takip etmede gerekse bundan önceki maçlarda sıkça karşılaştığımız çıkarken top kaybetme gibi bariz hatalar yapmadı. Üstüne üstlük geriden Boffin, Nuri, Naldo ve Veysel ile oyunu kurup, ön tarafta Hakan ve Fredy ile kanatları ve ön bölgeyi iyi yönlendirdi.

Girilen pozisyonları gole çevirme ve duran top organizasyonlarında her ne kadar çalışılmış olsa da, bu yönlerdeki eksiklikler gözden kaçmadı. Bülent Hoca döneminde 11 korner kullanıp 1 gol bulamadığımız ve 1-0 kaybettiğimiz Rizespor maçı geldi aklıma. Bugünkü maçta 9 korner kullanıp sonuca yansıtamadık. Girdiğimiz pozisyonları gole çeviremedik. Yine bu maçta ortalığı karıştıran tek vuruşlu bir santrforun da eksikliğini aramadık değil. Bu arada genç Gökdeniz’e geçmiş olsun demek istiyorum. İnşallah en kısa zaman da aramıza katılırsın.

Bu maçın özelinde mesleklerinde üst seviyeye ulaşmış iki kurt hocanın da hakkını vermek gerekir. Zira sahada tam bir taktik savaşı vardı. Zira 39 puanlı Antalyaspor rahat bir konumda iken, rakip Ankaragücü 29 puanla alt sıralardan kurtulmak isteyen taraftı. Maçın başlamasıyla topa hakim olan, oyunu kuran, topla oynayan, oyunu yönlendiren bir Antalyaspor’a karşı rakibe önde baskı kuran, rakibi hataya zorlayan bir Ankaragücü takımı vardı. Ankaragücü’nün bu taktiği bize hiç yabancı değil. Daha önce bizim oynadığımız oyun anlayışını Ankaragücü bugün bizim oynamamıza müsaade etti. Bir yerde Hikmet Hoca, Antalyaspor maçını hedef maç olarak belirlediğini gösterdi. Zira alacağı 3 puan, Ankaragücü’nü 32 puanla nispeten rahatlatacak ve ilerleyen günler için umutlandıracaktı.

Ersun Hoca, bugünde gördük ki artık önümüzdeki sezonun hazırlıklarına yavaş yavaş başlamış. Ersun Hoca bugün 3 zorunlu oyuncu değişikliği yapmak zorunda kaldı. İlkinde Hakan sakatlandı. İkincisinde ise Veysel sakatlandı. Üçüncü değişikliğini çarşamba günü oynayacağımız Sivasspor maçını düşünerek Fredy’yi oyundan aldı. Zira bu maçta kart cezalısı durumuna düşen Nuri’nin ve sakatlanan Hakan’ın akıbetinin belli olmamasından ötürü Fredy’yi oyundan almak zorunda kaldığını düşünüyorum. Çünkü bu 3 oyuncunun gerek teknik gerekse oyun kurmaktaki meziyetlerini kulübeden girip katkı koyacak ve tamamlayacak şu an için hazır oyuncusu yok.

Bugün için oynanan oyun ve girilen pozisyon açısından diyecek bir şeyim yok. Ama futbolun meyvesi de gol demektir. O kadar usta ayak varken gol atamamak da başka mevzu.

Bugünün özetine Türk futbol tarihine ismini yazdırmış iki kurt hocanın taktiksel savaşı diyebiliriz. Bence kaybeden yok. Puan olarak ihtiyacı olanı alan Hikmet Hoca da, oyun anlamında üzerine koyarak her geçen gün gelişen bir Antalyaspor yaratan Ersun Hoca da kaybetmedi.

Çarşamba günü oynayacağımız Sivasspor maçında hem skor hem de futbol adına bu mağlubiyeti telafi edeceğimizi düşünüyorum.