Futbol Kaçtı Biz Kovaladık

Hayatın meşin yuvarlağın çevresinde döndüğü her yerde futbolsuzluk özlemi çok yoğun olarak yaşandı. Çoğumuzun hayatının odak noktası olan futbol ve bu uzak kaldığımız her an, hepimizi düşünmeye sevk etti.

Çoğumuz düşündü, sorguladı. Kendine birtakım sorular sordu. Kimimiz geçmişi düşündü. Gelen şampiyonlukları, kaybedişleri, üzüntüleri aklına getirip kederlendi. Fazlı’yı, Music’i, Gaudino’yu, Kamil’i, Burak’ı, İzmir deplasmanını, Atatürk Stadyumu’nu…

Çoğumuz, süreç bizi ne kadar futboldan uzaklaştırıyorsa bir yerinden onu yakalamamız ihtiyacını hissetti. Futbol kaçsa da biz hep kovaladık bu süreçte. Yeri geldi şapkamızı önümüze koyup düşündük. Kendimizi yargıladık, sorguladık. Hayatın geri kalanında neler yapabiliriz ve daha iyisi için neler olabilir diye atacağımız sağlam adımlar düşünüp planlamaya çalıştık, çabaladık.

Peki ya Antalyaspor? Bu muhteşem şehrin güzide takımını ulusaldan uluslararası seviyelere çıkarma planları yapıldı mı? Yerel olmanın yakışmadığı konusunda hayıflanıldı mı? “Alt yapı bizim geleceğimiz” denildi mi? Uzun vadeli planların önemi anlaşıldı mı? Yoksa tam tersi, hiçbir şey düşünülmedi mi? Kısacası Antalyaspor, bizim düşündüğümüz kadar düşünüldü mü? Umarım soruların cevabı hep olumlu olmuştur ve olacaktır. Bekleyip göreceğiz.

Seyircisiz olsa da güzel oyun başlıyor. Sonuç ne olursa olsun keyif almaya, mutlu olmaya çalışalım.