Çayı Demleyin

Malatyaspor, devre arasında en önemli iki oyuncusunu kaybetmişti. O günden sonra şahsen çevremdekilere hep söyledim “Malatyaspor ligin ikinci yarısında çok sıkıntılı süreçlere girecek” diye. Nitekim haftalardır maç kazanamıyorlar.

Aslına bakarsanız maç öncesi çok daha rahat kazanacağımızı düşünüyordum. Lakin Sinan’ın yediği kırmızı kart mecburen taktiksel anlamda değişikliğe gitmemize neden oldu. Hal böyle olunca da Malatya üzerimize gelmeye çalıştı.

Kanatlarımızı çok iyi kapadık. Burada özellikle Amilton ve Fredy çok harika işler çıkardılar. Resmen sağ bek ve sol bek gibi oynadılar. Hele Fredy müthiş bir iş çıkardı. Defansif aksiyonları harikaydı. Anormal şekilde birçok pozisyonda top çaldı. Malatyaspor durum böyle olunca oyuna Donald’ı aldı ki göbekten gideyim dedi. Ayrıca fizik üstünlüğü olan bir oyuncu kendisi. O bölgeyi de harika kapadık. Zira hakkını teslim edeyim; burada Tamer hoca rakibin hamlelerini çok iyi okudu ve buna göre dokunuşlar yaptı maça.

Podolski oyuna girerken içimden geçeni yaptı resmen. Dedim ki “Şu adamın ayağına rakip kaleye yakın bir bölgede bir kerecik top gelsin” Asisti yapan Charles harika bir top çaldı. Bu ligin üç sezondur en fazla top çalan oyuncusu unvanının hakkını verdi orada. Müthiş de bir asist yaptı. Geriye sadece bizden Podolski’ye çay ısmarlamak kaldı.

Son yıllarda inanın bir gole bu kadar sevindiğimi hatırlamıyorum. Gergin bir 60 dakika boyunca sadece bekledim ve sonuç bizim için harika oldu.

Taraftarımız maça yolların tehlikeli olmasından dolayı biraz geç girdi. Ama öyle bir girdiler ki… Tam da takımın onlara ihtiyacı olduğu bir anda, güç verdiler, kuvvet verdiler, şeref verdiler. Yazıyı yazıyorum ama onlar halen şu an Antalya’ya gelemediler. Hepsinin emeğine sağlık.