Bu Hafta Kazanmalıydık
M. Okan Okuş yazdı…
Sezon içinde her takım için bir kırılma haftası olur. O hafta alacağınız puanlar, sizin yönünüzü belirler. Belki de sezon başı ummadığınız noktaya doğru sizi taşır.
Oyun olarak iyi oynadığımız, bunun karşılığında puanları aldığımız Süper Lig’in 15. haftasında rakip Kayserispor’du. Alacağımız 3 puan, önümüzdeki hafta Trabzonspor maçında alınacak bir galibiyetle bizi 4. sırayı yakalama motivasyonu ile çıkaracaktı.
Maçın hemen başında yakaladığımız harika pas organizasyonu ile indiğimiz rakip ceza alanında Güray’ın vuruşu gol olsa, tahminimce sezonun en güzel gollerinden biri olacaktı. Rakibin ilk atağında Hatay maçında olduğu gibi geçen haftanın yıldızı Veysel Sarı’nın koşuyu bırakıp rakibe alan açması, 5 dakika sonra Andrea Poli’nin elle gereksiz müdahalesi ile maçın hemen başında 2-0 geriye düştük.
Bu gollerin ardından takım ardı ardına yenilen gollere doğru reaksiyon verip rakip kaleye oyunu yıkmaya başladı. Maçın hakemi Halil Umut Meler, Fedor’un neredeyse kulak zarını patlatacak şekilde darbe aldığı pozisyonda sarı kartı olan Kayserili oyuncuyu görmezden gelse de Gavranovic eksik bıraktığı işi tamamlayıp yaptığı faulle kırmızı kart gördü. Bizim ise bütün beklentilerimiz ilk yarıya sıkıştıracağımız gole yöneldi. Paul Mukairu yakaladığı 2 topu sağındaki oyunculara atsa idi ilk yarı golle buluşabilecektik.
Teknik ekip, maçın ikinci yarısında risk alıp Bahadır’ı çıkardı ve Poli’yi stopere çekerek Ghacha’yı da oyuna aldı. Arka arkaya pozisyona girsek de gömülen ve zaten ligin iyi kalecilerinden birine sahip rakibe karşı golü bulmakta iyice zorlandık.
Kayseri kaptanı 2. sarı kartını görüp oyundan atılınca 9 kişiye karşı oynama avantajı yakaladık. İyi kapanan rakibe karşı topu sürekli yanlara yayıp ortalardan çıkacak sonucu bekledik. Uzun, içeriyi dağıtacak yapıda santrforumuz yokken bunun sonuç getirmeyeceği kısa sürede belli oldu. Kaleyi cepheden çekilecek sutlarla zorlayıp dönen topları takip etseydik gole daha yakın olabilecektik.
Her türlü avantajın bize döndüğü maçtan puan çıkaramadık. Takımın 2 santrforu sakat. Görülen o ki ne zaman dönüş yapacakları da belli değil. Ligde sıkıntı yaşayacak durumumuz olmaz. Zaten devre arası eksikliğini hissettiğimiz yerlere takviye olacak. Ama bir yenilgi ile sosyal medya üzerinden Nuri Şahin’e vurmak için fırsat kollamak, iyi niyetle çalışan yönetime bindirmek doğru değil. Ortada 500 milyonluk takım var da karşılığı alınamamış durum yok. Bu satırları yazdığım saatlerde yere göğe sığdırılamayan Hatayspor takımı dahi son iki maçında yedi gol yemiş oldu. Demem o ki bir takım her şeyi yaşayabilir. Bir gün birileri “Madem çok biliyorsunuz, gelin siz yönetin” der, o gün kulübün anahtarını verecek kimseyi bulamazsınız.