Yazık Oldu
PTT 1.Liginde bu sezonda son iki haftaya girilmesine rağmen, Süper Lige çıkacak ikinci takım belli değil, play off yarışında kimler kalacak belli değil, ayrıca düşen takımlar da belli değil. Durum böyle olunca 10 takım son iki haftaya hesaplar yaparak giriyor. 32.hafta maç sonuçlarından sonra belli oldu ki son 180 dakika strese ve heyecana tanık olacak.
Alanyaspor, Urfaspor maçı öncesi tahminim gollü beraberlik şeklinde idi. Tahminim kısmen tuttu ama maçı izledikten sonra gerçekten yazık oldu diyebiliyorum. Müsabaka beklediğimiz gibi Urfaspor’un atakları ile başladı. Bu bölümde Alanyaspor ataklara karşı iyi direnç gösterdi ve özellikle Haydar, Urfaspor’un skoru değiştirmesine izin vermedi. Alanyaspor ilk yarı boyunca iyi futbol oynamadı ama iyi mücadele etti. Maç öncesi de beklenen ve teknik ekibin planı ilk yarı tuttu. İkinci yarı attığımız golden sonra üstüne bir de rakip eksilmişken Alanyaspor’u tanıyamadım. Topu bir türlü ayağımızda tutarak skoru üste taşıyamadık. Elbette stresi yüksek bir müsabaka ama bunun planlanması maç öncesi yapılmamış ise ne işe yarıyor o kadar insan diye bir soru ortaya çıkıyor. Rakibin en önemli iki silahından bir savunma bir de hücum oyuncusu devre dışı kalmışken fişi çekmeliydik. Nitekim eksilen Urfaspor bu zaafı iyi değerlendirerek eşitliği sağladı. Hatta son anlarda galibiyeti de kaçırdı. Sonuçta yenilmeyerek yarış içinde kaldık ve umutlarımızı son iki maça bıraktık.
Maçta birçok kırılma anı yaşandı. Onur’un sakatlığı, Zenke’nin kırmızı kart görmesi, Haydar’ın inanılmaz refleksleri müsabakada ön plana çıktı. Ama üst düzey hakem olarak maça verilen İlker Meral, denge kurma ve eyyamcılığı ile skora direkt etki yaptı. Özellikle kırmızı kart sonrası sahaya giren taraftarların direkt hakemi hedef alması ve hakemin yanına kadar gelmesi İlker Meral’in ruh halini bozmuştur. İki dakikada iki penaltı pozisyonunu görmemesi, özellikle ilk penaltı pozisyonunda oyuncunun voleybol oynar gibi topu bloke ederek taşıdığını görmemesi başka şeyle izah edilemez. Ama her zamanki gibi hakem hatasına bağlayacaklar, bu futbolcuların ve camianın emeğine yazık olacak. Penaltı gol olur veya kaçar belli olmaz ama hakemin bu görüp de görmezlikten geldiği bu pozisyonla maç sonucuna direkt etki yapılmıştır.
Sonuç olarak, kalan iki maçı almamız gerekiyor. Sadece maçları kazanmak da yetmeyebilir. İki rakibimizin birbiriyle oynaması ve önümüzdeki Ordu maçı bir avantaj olarak dursa da oynanmamış maç üzerine sadece hesap yapabiliriz. Eğer bizimle beraber Urfa ve Samsun kalan maçlarını alırsa, üçlü averaj sistemi devreye gireceği için Urfa devre dışı kalır. Her şeye rağmen yarışta kalmak, iyice yalnızlaşan camianın inadına “biz daha son sözü söylemedik” dercesine mücadele vermesini görmek gurur verici ve heyecanlı. Bundan sonraki süreci hep birlikte göreceğiz ama buradan son olarak şunu söylemek istiyorum, kalan iki maç için futbolcularla stres, telaş üzerine teknik ekibin özel görüşmeler yapması gerekiyor. Futbolcuların kaliteleri belli ama bu sorunu da aşmalıyız.
Sağlıcakla kalın…