Yazık

Geçtiğimiz hafta sahasında İzmir’in temsilcisi Bucaspor’u 2-1’lik skor ile yenen Antalyaspor’umuz bu hafta Manisa’da oynanan maçta İzmir’in bir diğer temsilcisi Altınordu’ya 3-1 yenildi. Aslında maça iyi başlamıştı Antalyaspor’umuz. İlk yarıdaki Gökhan Karadeniz girdiği pozisyonda kaleci ile karşı karşıya düşürülmüş ve hakem Ali Palabıyık çok uzak kaldığı pozisyonda devam kararı vermişti. Belki de hakem Ali Palabıyık, bu kararıyla bir takımın kaderiyle oynadığının farkında olmadan şu an hayatına devam ediyor.

Ali Palabıyık’ın bu penaltı, kırmızı kart vermeyip oyunu devam ettirmesi sonucu ne oldu? İlk olarak geçen hafta Buca önünde sallanan Antalyaspor’umuz Altınordu’ya yenildi; ikinci olarak bir anlık moral bozukluğu ile Antalyaspor’umuz 12 dakikada üç gol yedi. Üçüncü olarak sekiz maçtır yenilmeyen Antalyaspor’umuz, PTT Ligindeki ilk yenilgisini aldı. Dördüncü olarak Engin Korukır görevinden ayrıldı. Tabii bu sebeplerin hepsi hakeme ne kadar bağlanır diyebilirsiniz fakat ben yüzde %40 etkisi olduğunu düşünüyorum.

Futbolda üç sonuç vardır: mağlubiyet, galibiyet, beraberlik. Bunu Başkanların, yöneticilerin bilmesi gerekir. Ona göre sabretmeleri gerekir. Düşünmeleri, doğru kararlar vermeleri gerekir. Dokuz maç sonunda bir yenilgi ile teknik direktör gönderilmez. Sezon başında, istatistikler doğrultusunda değerlendirdiğimde Engin Korukır’ın PTT Liginde çok az maç yönettiğini ve çalıştırdığı takımlardan sezonu tamamlayamadan görevinden ayrıldığını yazıp biraz karamsar davranmıştım. Fakat görüldü ki takımı çok iyi tanıyan, futbolcuların, taraftarın sevgisini kazanan bir profil çizdi Hoca, geride kalan 9 haftada.

Kimileri Hocanın kondisyon problemi dolayısıyla gönderildiğini söylüyor. Takımdaki 70 dakika sonundaki kondisyon problemi herkes tarafından görülüyor. Fakat bu Hoca göndermek için yeterli sebep değil bana göre. Bir takım, taktik- teknik- disiplinle oynuyorsa, sekiz maçtır yenilmemişse, şu an oynadığı ligin zirvesindeyse, biraz daha ince eleyip sık dokumak gerekir. Başkanın “her şey Antalyaspor için” dediğini gördüm, hatta aramızdan bir bayan arkadaşımıza yazmış özel mesaj olarak. Bence her şey Antalyaspor’u mahvetmek için olmalıydı o yazı.

Geçen hafta yazdım, çatlak sesler çıkıyor rahat batmasın diye. Rahat battı, Hoca gitti. Eğer Antalya bu sene çıkamazsa bunun en büyük sorumlusu Gültekin Gencer’dir. Bunu yoldan geçen on taraftara sorsak dokuzu “sevmiyorum” der zaten. Bir insan bu kadar sevilmezse vardır altında yatan bir şey. Ama bırak Gültekin Bey kulübün yakasını. Ayrıca bir de Hasan Akıncıoğlu yönetimine laf edenlere gelecek bir lafım da var, kına yaksınlar. Bu duruma gelmenin büyük sorumlusu da onlar. Zaten onlar yüzünden, rant yüzünden bu şehir Barcelona gibi olacakken bir yerlere gelemiyor. Gerçekten çok sinirleniyorum, üzülüyorum… Bir takım, Antalya’mızın, iki milyon kişi yaşayan bir şehrin takımı bu kadar kötü yönetilmemeli. Ayıptır, yazıktır…

Kalbinde biraz olsun Antalyaspor sevgisi olanlara…

Engin Erdem