Süper Lig Hayali
Bazen, hatta çoğu zaman hiç planladığın gibi gitmez hayat. Sen kafanda tasarlayıp dururken hatta tasarlarken, mutlu olurken bilmezsin başına gelecekleri. Planların nasıl hayata geçireceğini düşünürken gözlerinin nasıl güldüğünü bir görsen eminim çok daha büyük hayallerin peşinden daha da hızlı koşacaksın. Ki bazen yalnızca planlayıp ve nasıl bozulduğunu görmektir hayat. Masadan düştüğünde paramparça olacak bir cam vazo gibi her seferinde küllerinden yeniden doğarak…
Ne güzeldir hayal kurabilmek!
Küme düştüğümüz anda başladık yeni bir hayalin peşinden tekrar koşmaya. Bu hayalin adı şampiyonluktu. Kaliteli bir kadroyla yepyeni bir hocayla başladı umutlarımız. Gelen başarılar yüz güldürürken tek mağlubiyetle hoca değişikliğine gidilmesi şok etkisi yarattı. Hayalin adı aynıydı ama rotası sapmıştı. Her kafadan bir ses çıkarken taraftarın gözündeki ışık yerini umutsuzluğa bırakmış , şampiyon Antalyaspor’dan çok “bu sene Süper Lige çıkar mıyız” diyenlerin sesleri duyulmaya başlamıştı bile. Başarısızlıklar devam ederken ilk yenilgimizi aldığımız maçın rövanşında yeniden mağlubiyet alınca beklenen değişiklik gecikmedi. Başarısızlıklar da değişmeyince umutsuzluk daha da boy göstermeye başlamıştı.
Bir öyle bir böyle oynarken, son iki haftadır alınan puanlar taraftarda umutları yeniden alevlendirdi. Şampiyonluk yalan oldu belki ama bu sefer kurduğumuz hayal play offtan Süper Lige çıkmak oldu. Bir hayalin daha parçalandığını görmemek dileğiyle…
NOT: Geçtiğimiz haftalarda kalp rahatsızlığı sonucuyla hastaneye kaldırılan değerli büyüğüm, Grup 1966 Antalyaspor Taraftarlar Derneği Başkanı Yılmaz Yıldız’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.