Şov Başlıyor
Lazo’nun olmaması bizim için çok büyük bir dezavantajdı. Renkdaşlarımın çoğunun dilinde bu vardı. Tabii ki bize göre takımda bazı aksaklıklar var. Ama sonuçta futbol bir takım oyunu. Maçı sadece Lazo kazandırmıyor, aynı Eto’o’nun da kazandırmadığı gibi. Kalecimiz gollük pozisyonları önlüyor, defans oyuncumuz rakip forveti markaja alıyor vs. Golcüler sadece son vuruşu yapıyor ve maçları böyle kazanıyoruz. Futbol sonuçta 11 kişi oynanan bir oyun.
Kadro olarak fena bir diziliş ile çıkmadık maça. Bursaspor formunu geç yakalamış bir takımdı. Araya Milli maç arası girmişti. Biz de hem oyun hem skor olarak Milli maç öncesinde kötü sinyaller veriyorduk. Ama Milli maç arası Bursaspor’un formunu düşürmüş, kötü sinyaller veren Antalyaspor’umuzun ise formunu yükseltmiş. Takım Bursaspor gibi bir deplasmanda nasıl oynaması gerekiyorsa, sahaya nasıl çıkması gerekiyorsa öyle çıktı. Tatlı sert oyunumuz ile rakibi önde durdurmaya çalıştık. Bunda başarılı da olduk aslına bakarsanız. Lakin rakip takımın kurt hocası Ertuğrul Hoca bizim bir zaafımızı biliyordu: yan toplar ve hava topları. Özellikle maçın ikinci yarısında kanatlarımızdan gelen her Bursaspor atağı ya bizim yaptığımız faul ile sonuçlandı ya da ceza alanımıza kesilen ortalar ile… İnanılmaz ama maalesef ceza alanımıza ortalanan topların hemen hemen tamamına yakınına Bursaspor oyuncuları vurdu. Şansımız kaleyi tutmamalarıydı, kaleyi tutanları da zaten MBolhi gibi müthiş bir kaleci çıkardı.
Rais M’Bolhi kalede duruşu ile bir güven veriyor bize. Takım arkadaşları da tabii ki bu güveni alıyorlar. Umarım böyle devam eder M’Bolhi.
Emrah attığı golde eğer o pozisyonu gol ile sonuçlandıramasaydı bugün yerden yere vuruluyordu. Emrah golü attı evet ama kimse bana kızmasın da o pozisyonda Eto’o boşa kaçmıştı. Neredeyse 4-5 saniye topu atmasını bekledi ama Emrah atmadı, zoru yaptı. Başardı da ama başaramadığı günlerde gelen eleştirileri de kabul etmek zorunda. Güzel goldü Emrah, tebrik ederim.
Sakıb için ayrı bir parantez açmak istiyorum. Bazen 11 başladı bazen de yedekte kaldı. Ama ne zaman görev alsa gerçekten formanın hakkını sonuna kadar verdi Sakıb. Bursaspor deplasmanında yine harika oynadı. Ömer ve Sakıb, çağdaş futbolun gereklerini bir bek olarak, oynadıkları kanatları ofansa çıkararak sonuna kadar veriyorlar. Hep böyle devam çocuklar. Bu ciddi bir güç ve kondüsyon ister gerçekten. İlk gol öncesi yerden kalkıp o topu kazanması ve Eto’o’ya golü attırması harikaydı.
Şu an bu yazıyı yazarken maç fazlası ile 4. sıradayız. Önümüzde Beşiktaş maçı var ve yeni stadyumumuza ayak basıyoruz. Elbette iyi günlerimiz ve kötü günlerimiz olacak mabedimizde. Ama başlangıç iyi olsun.
Passolig sayımıza bakıyorum, sonra satılan kombine sayısına bakıyorum inanılmaz bir fark mevcut. Ben buna anlam veremiyorum. Kombine almak daha makul bana göre. Biz taraftara düşen, yeni stadımızdaki ilk maçımızda rakip İstanbul takımına cehennemi yaşatmak. Zaten sahadaki oyuncularımızın da tribünde ortalığı yıkacak bizlere eşlik edeceklerini ve İstanbul takımını o stattan, o sahadan güler yüzle göndermeyeceklerine eminim.
Haydi şimdi hazırlıklar başlasın bakalım…
Şov başlıyor!