Muammaspor
Semra Kuzucu yazdı…
Spor Toto Süper Lig’de sıkışık fikstür son sürat devam ederken Fraport TAV Antalyaspor, deplasmanda Başakşehir’e misafir oldu. Deplasmandan büyük bir hayal kırıklığı ile dönem kırmızı beyazlı takım; taraftarlarını bu hafta da mutlu edemedi.
Geçtiğimiz hafta Corendon Airlines Park’ta MKE Ankaragücü’ne mağlup olan Antalyaspor, kötü günleri geride bıraktı; sıra daha kötülerinde… Oyun genelinde takımın koordine olamaması, ruhsuzluğu ve Alperen’in basit goller yemesi olumsuz sinyaller verdi.
Geçtiğimiz transfer sezonunda transfer edilen futbolcuların takıma herhangi bir katkısı olmadı. Bu oyuncuların transferi yapılırken hangi kriterler göz önünde bulundurularak yapıldı, orası muamma.
Antalyaspor, genç oyunculara önem veriyor derken yine kendimizle çelişir olduk. Takıma katkı koyamayanlar ilk 11’de yer alırken, gençler neden kenarda bekliyor? Gökdeniz Bayrakdar ya da Ufuk Akyol gibi şans verip fayda göremediğimiz oyuncuların yerine yenilerine neden şans vermiyoruz?
Son zamanlarda hep olumsuzluklardan söz ediyoruz fakat Antalyaspor cephesinde olumlu bir olaya şahitlik edemiyoruz.
Transfer tahtası açıldığında teknik heyet kimi transfer edeceğini biliyor mu? Yoksa yine transferler yapılıp kafalar kuma mı gömülecek?
Alperen Uysal için en başında alışır ve başarılı olabilir demiştim fakat Başakşehir maçında halı saha kalecisi gibi yediği gollerle başarılı olamayacağını göstermiş oldu. İşin enteresan kısmı ise Ruud Boffin’den sonra Alperen Uysal’a tanınan şans neden Ataberk Dadakdeniz’e tanınmıyor? Maliyetler ortada olsa da transfer tahtası açıldığında her topa karşılık verebilecek, kalifiye bir kaleci transferi şart. Sezon sonuna kadar kaleyi Alperen Uysal’a emanet edersek ligi ortalarda bile bitiremeyiz. Kaybedeceksek de Alperen ile değil Ataberk ile kaybedelim. En azından genç bir kaleciyi kazanmayı denedik deriz.
Bu kötü gidişatı kim üstlenir bilinmez fakat yöneticilerinde futbolcularında taraftarlara karşı sorumlulukları var. Taraftar, iyi gün kötü gün demeden takımı yalnız bırakmayarak; takıma karşı sorumluluğunu yerine getiriyor. Fakat bu kötü gidişat karşısında 3 maymun oynayan yöneticiler, futbolcular ve teknik heyet ne zamana kadar susacak?
Önümüzde mutlaka kazanmamız gereken bir Fenerbahçe maçı var. Fakat takımın sahada bedenen var olup ruhen olmaması taraftarı endişelendiriyor. Sonuç ne olursa Antalyaspor’dan vazgeçmeyecek olsak bile artık kırmızı beyazlı arma bizi mutlu etsin istiyoruz.