Antalyaspor’da Sahada ve Masada Kaybediyoruz
Semra Kuzucu yazdı.
Trendyol Süper Lig’in 18. haftası geride kalırken, Onvo Antalyaspor evinde İkas Eyüpspor’u ağırladı. Fakat skora bakınca, sanki Eyüpspor, Antalyaspor’u ağırladı sanabilirsiniz.
Antalyaspor taraftarı olarak sahada yaşadığımız hayal kırıklıkları yetmezmiş gibi, kulüp yönetimindeki başarısızlıklar ve belirsizlikler de bizleri düşündürüyor. 4 Ocak’ta Eyüpspor karşısında alınan 4-1’lik hezimet, sahada ne yaptığını bilmeyen bir takımın en somut göstergesiydi. Savunmada yapılan amatörce hatalar, orta sahada organizasyonsuzluk ve hücumda beceriksizlik… Açıkçası sahada mücadele eden, kazanmak isteyen bir takım göremedik. Teknik heyetin maç içindeki müdahaleleri de yetersizdi; oyunun akışını değiştirecek bir hamle gelmedi. Antalyaspor gibi bir kulübün bu kadar etkisiz bir oyun sergilemesi kabul edilemez.
Alex de Souza’nın şans eseri üç maç galibiyetine sevinenleri şimdi tekrar sahneye alalım. Zira oyuna etkisine bakınca, izleyici olarak herhangi olumlu bir şey göremiyoruz.
Ancak sorun sadece saha içiyle sınırlı değil. Yönetimsel belirsizlikler ve plansızlıklar da kulübü çıkmaza sokuyor. Antalyaspor Kulübü Derneği’nin 7 Ocak 2025’te (çoğunluğun sağlanamaması halinde 14 Ocak 2025 tarihinde) seçimleri var. A.Ş. Başkanı Sinan Boztepe de adaylığını açıklamıştı. Ancak beklenmedik bir kararla, Boztepe adaylığını geri çektiğini duyurdu. Şimdi akıllara şu soru geliyor: Bu karar gerçekten camianın çıkarlarını gözeten bir adım mıydı, yoksa oluşan baskının bir sonucu mu?
Kulübün kurumsal yönetiminde sürekli başarısızlıklar yaşanırken, istikrarsızlık sorunu devam ediyor. Aynı isimlerin farklı pozisyonlara gelerek çözüm üreteceğine inanmak güç. Taraftarın beklentisi, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim. Ancak son dönemde alınan kararlar ve yapılan açıklamalar, bu beklentiyi karşılamaktan çok uzak. Sinan Boztepe’nin önce aday olup ardından geri çekilmesi, yönetim içinde ciddi görüş ayrılıkları ve baskıların olduğunu gösteriyor. Kulüp yönetiminin ciddi bir yapılanmaya ihtiyacı var. Aynı isimlerle, aynı yöntemlerle farklı sonuçlar almak mümkün değil.
Antalyaspor taraftarı olarak bizler, takımın sahada ve yönetimde güçlü olmasını istiyoruz. Kimse kişisel hırsları ya da bireysel çıkarları için bu camiayı kullanmamalı. Sahada mücadele etmeyen bir takım kadar, yönetimde yaşanan belirsizlikler de Antalyaspor’un en büyük sorunu. Antalyaspor’un geleceği için yapılacak seçimlerin en önemli önceliği, kulübün kurumsal ve sportif anlamda gerçekçi bir vizyona sahip olması olmalıdır.
Biz her zaman takımın yanındayız. Ama bu kulübü yönetenler de artık taraftarı ciddiye almalı! Yönetimsel belirsizlikler çözülmeden, sahadaki başarısızlık da kaçınılmaz olur. 7 Ocak seçimleri sonrası oluşacak yeni tabloyu dikkatle takip ediyoruz. Antalyaspor’da birden fazla ayrı başın olmasının olumsuzluklarını fazlasıyla yaşıyoruz. Umarız bu süreç, Antalyaspor’un geleceği için doğru bir başlangıç olur. Çünkü bu camia, yönetim kavgalarına kurban edilemeyecek kadar büyük!