Passolig’e İnat Sevdaya Biat
Yusuf Hocanın gitmesi gerektiğini yazılarımda vurgularken geçen hafta gitmiş olduğunu öğrendik. Şimdi Yusuf Hoca ile ilgili soruları bırakıp geleceğe daha net bir şekilde bakma zamanı.
Eto’o ve Uğurlu ekibininin Antalyaspor’a katkılarının ne olacağını Mersin İY maçında gördük. 2-0 geriye düşmüş bir takımın maçtan kopmayıp nasıl muhteşem bir geri dönüş yaptığını da gördük. Yeni bir hoca gelmeli mi yoksa Mehmet Uğurlu ve ekibine güvenmeli mi konularına sessiz kalmayı tercih edeceğim. Eto’o’ya ve Mehmet Hocaya güvenmeliyiz diyebilirim sadece.
“Yüreğinizle oynayın” dedik yıllarca. Playoff şampiyonluk maçında İstanbul’da Samsun’a karşı nasıl birlik beraberlik varsa takımda Eto’o geldikten sonra daha bir kenetlenme oldu. Yüreğini ortaya koyan Eto’o’yu yalnız bırakmadılar. Futbol bu işte, yenmek de var yenilmek de. Takımın iyi oynamasında 12. adam olarak biz taraftarların da etkisi var. Ne olursa olsun takımı yalnız bırakmamayız. Eto’o taraftarını o kadar benimsedi ki artık destek olmayınca tribünlere kızıyor. Her golünde olduğu gibi taraftarına geliyor. Coşkusunu paylaşabiliyor. Bizler de coşkusunu paylaşabildiğimiz takımın üzüntüsünü de paylaşabilelim. Yense de yenilse de berabere kalsa da o maç bitmiş olacaktır. Yenildi diye dönüp gitmeyelim. Bir sonraki maça moral olarak takımı hazırlayalım.
“İyi günde, kötü günde… Sapına kadar Antalyalıyız” diyebiliyorsak her koşulda takımımızı desteklemeye devam edelim. Yüreğinize sağlık çocuklar, muhteşem bir geri dönüş oldu. Güzel günler bizim olacak!
Yılan hikayesine dönden yeni stadımızda oynatıldı maç. Ben gidemedim. Gidemedim çünkü Osmanlıspor maçından ceza aldım. Niye ceza aldım, inanın bilmiyorum. Yani ben bir şey yapmadım ki. Ne kalktım birine sövdüm ne de küfürlü tezahüratlara katıldım. Passolig sistemi sayesinde o gün tribüne giren herkese ceza vermişler. Çok güzel. Peki Passolig sayesinde tek tek tespit edip o küfür edenlere ceza veremiyor musunuz? Tribünün içinde o kadar kamera var. Madem Passolig sayesinde bunların önüne geçmeyi planlıyorsunuz, o zaman kurunun yanında da yaşı yakmayacaksınız. Cezalarla beni takımımdan, sevgilimden soğutamayacaksınız. Ben bu takımı karşılıksız sevdim. Karşılıksız sevmeye de devam edeceğim. Passolig’e inat bu sevdadan vazgeçmeyeceğim!
Yazılacak çok şey var. Anlayacak olsalar sayfalarca yazabilirim. Ama anlamayacakları için ne ben sizi sıkayım ne de kalemimin ucunu bitireyim. Bu haftalık benden bu kadar.
Kırmızı Beyaz aşkla kalınız.