Kırmızı Beyaz Umutlarla

24 Ağustos 2014 02:23

Herkes bizim takımımızı tutsun isteriz. En büyük bizim takım olsun. En azından şehir takımlarında tüm şehir sadece şehrinin takımını desteklesin ister gönül. Yıllardır ağızdan aynı cümle çıkar, bu şehrin sakini değil sahibiyiz diye… Gerçekten de öyle miyiz?

Yıllar önce maç günü Işıklar’da yürürken karşılaştığım herkesi, hangi takımlı nereli olursa olsun maça götürürdüm. Lisede önüme kim geçerse “hadi maça” der tutar kolundan stadın yolunu tutardım. Çok arkadaşım benim sayemde değil de o ruhu kaybetmemek için Antalyasporlu olmuştu. Eskiden stadın önünden geçenler “maç var” der, hemen içeri girerlerdi. Herkes üzerindeki şehir bilincini, sorumlulukları kapsamında gösterip heyecanla stattan ayrılırlardı.

İlk önce stadımızı değiştirdiler, kendi şehrimizde her maçı deplasman havasında yaptık. Çok kan kaybettik. Stadımız yakınlaştı dedik, kötünün iyisine kanaat ettik.

Takım küme düştü. Türk futbolunun en yeni derdi Passolig çıktı, kapımıza dayandı. Bir buçuk ay önce başvurduğum passolig hâlâ gelmedi. Ben anlayış olarak Passolig’e karşı değilim ama yapıyorsunuz bir iş, insanlara dayatıyorsunuz bari sistemli yapın. İnsanları mağdur ederek yaptığınız işin kime yararı var diye düşünmeden edemiyor insan.  Bıktırınca lanet okutturunca daha mı kalıcı oluyor? Zaten olmayan kombine işi sadece Passolig yüzünden içinden çıkılmaz bir hâl aldı. İnsanların kombine konusu açıldığında birbirine sorduğu tek şey passolig olmaya başladı.

Takıma katkı sağladığı gerekçesiyle satışa çıkan kombinelerin nasıl tükeneceğini kendimce endişe konusu etmiş bulunmaktayım. Her insanın tek kombine alacağını göz önüne getirirsek bizleri sıkıntılı günler bekliyor. Bizler kulübe katkıda bulunmak için istesek de birden fazla kombine alamayacağız. Hadi o bir kenara, insan sevdiklerine istediği takdirde gidip kombine de alamayacak. Zaten alınan Passolig kartlarının üzerinde olan armamızdaki MedicalPark illetinden daha da kurtulamıyoruz. Bu kulübün boş vermişliğinden başka bir şey değildir. Zaten anca Antalyaspor’da böyle bir sıkıntı yaşanır. Geçirdiğimiz dönem Antalyaspor’un tarihinin sıkıntılı dönemlerinden en azından itibar olarak.

Bu yıl takımın izleyici sayısını merak ediyorum. Küme düşen takımın en çok desteği olduğu sırada böyle bir durumla karşılaşması elbette kötü olarak etkileyecektir. Biz taraftara düşen tek şey daha fazla insan bilinçlendirmek… Ancak bu şekilde insan kazanabiliriz.

Dilerim yeni sezonda her şey gönlümüzce olur. Sayıya takılmadan her şeyin en güzelini, az ve özünü hissetmek dileğiyle.

Ülkü Deniz Ismık