İstikrar Şart

Hami Hoca 10. haftada takımın başına geldiğinden beri dokuz lig maçına çıktık. Bu maçlarda alınan sonuçlar kısaca şöyle:

Antalyaspor’umuz: 2 – 1 : Denizlispor
Giresunspor: 1 – 1 : Antalyaspor’umuz
Antalyaspor’umuz: 0 – 4 : Alanyaspor
Boluspor: 0 – 2 : Antalyaspor’umuz
Antalyaspor’umuz: 2 – 0 : Kayserispor
Antalyaspor’umuz: 0 – 1 : Adanaspor
Osmanlıspor: 2 – 2 : Antalyaspor’umuz
Antalyaspor’umuz : 2 – 1 : Elazığspor
Antalyaspor’umuz : 2 – 2 : Karşıyaka
Bu sonuçlara baktığımız zaman üst üste alınan galibiyet sayımız sadece iki. Şampiyonluk hedefi olan bir takım için bu 9 maçta, hele ki bu 9 maçın 6’sı iç sahada iken üst üste alınabilen sadece iki galibiyet aslında bizim için uyarı sinyallerini fazlasıyla vermeli. Eğer başarı ve şampiyonluk isteniyorsa daha uzun galibiyet serilerinin sağlanması gerekir.
Bizim başlıca sorunlarımızdan biri istikrar. Şampiyonluk yarışındaki en ciddi rakiplerimizden sayılan Kayserispor’u net bir skorla evine yolluyoruz, diğer ciddi rakibimiz Osmanlıspor’u gol kaçırma rekoruyla bir puanı hediye ediyoruz. Ancak olmayacak rakiplere puan kaybediyoruz. Bu kayıplarla birlikte hem şampiyonluk yarışında ciddi yara alıyoruz hem de önemli rakiplerimizden aldığımız puanların bir değeri kalmıyor. Kazandığımız avantajı ellerimizle teslim ediyoruz.
Sezon başından beri var olan rakip seçme huyumuzu bir türlü değiştiremiyoruz. İstikrarımızı bir türlü sağlayamıyoruz. Oysaki bu takımın ve camianın başarıya ihtiyacı var. Geçen sezon üzüntüden başka bir şey yaşamayan Antalyaspor taraftarına şampiyonluk hediye etmeniz şart. Kalan 16 haftada istikrar şart.
Bu arada Antalya 19 yaş kategorisinde mücadele eden Erdem Gençlik Spor Kulübü, Serik Belediyespor ve Kunduspor maçlarında başarılı olarak Türkiye Şampiyonası gruplarına katılmaya hak kazandılar. Bu takımlarda top koşturan ve Antalya’mızı temsil eden bu gençlere, 20 Şubat’ta (erteleme olmazsa çünkü diğer gruplarda Play-off erteleme maçlarından dolayı katılamamış takımlar var) başlayıp Denizli’de oynanacak maçlarda başarılar dilerim. Bu arada özellikle bu üç takımın da hem alt yapısı hem A takımlarının gençlerden gelen destekle liglerinde başarıya ulaştığını belirtmekte fayda var. Aynı kategoride mücadele eden Antalyaspor’un gençlerinin sekizinci olarak başarıya ulaşamadığını belirtmekte fayda var. Ancak suç sizlerde değil gençler. Suç, sizleri ve hatta imkânı olmayan takımların gençlerini kendi tesisleri olmadığı için meşhur çukura ve DSİ sahalarına mahkûm eden Antalya’nın ve Antalyaspor’undur.