İstemek ve Başarmak

Hafta sonu oynanan ve Alanya’mızın galibiyeti ile sonuçlanan Giresun maçı bizim açımızdan önemli olsa da Giresun için çok daha önemliydi. Ligde henüz galibiyeti bulunmayan Giresun, kendi evinde kazanarak başlangıç yapmak istiyordu. Bunun için her şey hazırdı. Dört bine yakın seyirci ve 75 dakika susmayan, direkt sahaya etki yapan taraftarları ile kazanmayı çok istiyordu. Alanyaspor futbol takımı, uyguladığı taktik ve kazanma arzusu ile tüm hesapları bozarak üç puan ile Alanya’ya döndü. Bu galibiyette emeği geçen herkesi kutluyorum.

Saha sonuçları sıralama açısından önemli olduğu için maçları izlemeyenlerin tek odaklandığı yer maç sonuçlarıdır. Ben bunlara artık bakmıyorum zira benim açımdan daha önemlisi oynanan futbol ve kazanma arzusu ile yapılan mücadeledir. Alanyaspor bu sene oynadığı pozitif futbol ile zevk veriyor, her an her şey olabilir hissi veriyor. Geçen sezon şampiyonluğa oynarken, nerdeyse yarım sezon stresli maç izledik. Geri dönüşlerimiz için umudumuz azdı. Ama bu sene Altınordu maçı hariç tüm maçlarda arzulu ve oynadığı pozitif futbolu 90 dakikaya yayan bir Alanyaspor var idi. Gün geçtikçe oyundan düşme dakikaları azalıyor. Kısacası Alanyaspor bu sezon, her zaman dediğim gibi çok canlar yakacak. Elbette zaman içinde durmalar olacaktır. İçeride ve dışarıda kötü sonuçlar da alabiliriz. Bunlar futbolun içinde olan şeyler ama Alanyaspor bu sezon futbol zevki veriyor. Ulusal kanallarda takımımızdan övgü ile bahsedilmesinin verdiği haz anlatılmaz yaşanır. Alanya seyircisini iyi tanıdığım için şunu net olarak söyleyebilirim… Bizim seyircimiz, takım böyle kazanmak için her şeyini ortaya koysun maç sonucu ne olursa olsun takımı alkışlayarak gönderir. Alanya seyircisi saha sonucu ile değil yüreği ile oynayan takıma her zaman sahip çıkar.

Giresun maçından aklımda kalanlar da dikkate değerdi. Birincisi, geçen hafta da yazdığım Ayite konusu. Ayite iyi bir golcü ama hâlen Türk futbolu ve hakemleri hakkında bilgilendirilmesi eksik. Çok kolay kart görüyor ve bunun zararı bize dokunuyor. Gol atıyor diye hatalarını görmezlikten gelemeyiz. Eğer bir futbolcu, kaleye uzak bir yerde, ikili mücadelede yan yana koşarken rakibe tokat atıyorsa bu göz ardı edilmemelidir. Hakem kırmızı kart göstermediyse bu bizim şansımızdır. Birileri yazımızı lütfen tercüme etsin. Ayite’ye ihtiyacımız var ve bu hataları irdelemeli. İkinci ayrıntı ise taraftarın sahaya etkisidir. Rakip taraftarları övmeyi sevmem ama Giresun taraftarı 75 dakika hiç susmadan sadece takımı ateşleyen tezahürat yaptılar. Maçı televizyondan izleyenler ne demek istediğimi iyi anlamıştır. Ne birbirlerinin sesini kesmek için bir şeyler yapanlar ne de ego savaşı yapan gruplar vardı. Taraftar bana kızacak ama hepimiz gördük sahaya ne kadar etki yaptıklarını. Televizyondan maç izlerken tezahürat sesinden spikerin sesini zor duyuyorduk. Umarım bizim gruplarımız kızmak yerine ders çıkarırlar ve her yerden ayrı ses çıkmaz. Bu sezon zor ama gelecek sezon kesinlikle tek grup olmalı. Formül nasıl bulunur bilemem ama tüm gruplar tek yerde olmalı artık.

Bu hafta bu ligin en zor takımlarından Osmanlı ile oynayacağız. Giresun hiç galibiyet almadığı hâlde dört bin kişiye oynuyorsa Alanya olarak bu takıma haksızlık yapıyoruz. Alanya eğer bu tribünleri doldurursa bu takım performansını ikiye katlayacaktır. Bu maçın analizi ve taktiği farklı olabilir. Bize düşen sabırla takımı desteklemek olacaktır. Geçen sezon büyük katkı sunan Efecan umarım bir an önce iyileşir ve Osmanlı maçında takıma katılır.

Veysel Okşar