Hızlı Oynamak

Haftalardır söylediğim sorunu bu maçta aştık. Rakip üzerimize geldiğinde ikili mücadeleleri kazanıyoruz. Ama çok durarak gidiyorduk rakibin üzerine. Haliyle rakip de defansif olarak yerini alıyor ve bu bizim sonuca gitmemizi engelliyordu. Galatasaray maçında ikili mücadeleleri fazla kazanan bizdik. Sonra topu oyuna sokma yüzdemiz de fazla oldu. Geriye kalan hızlı çıkmaktı. Bunu da yapınca 4 gollü bir tarife daha uyguladık aynı Fenerbahçe maçı gibi… 8-9 gol atmamamız bizim hatamızdı.

Hem rakip hem biz sol kanadı fazla kullandık. Özellikle Galatasaray, Sneijder ve Selçuk İnan’sız orta alanı ile ortadan gelemedi ya da taktiksel olarak gelmedi. Onların solu bizim sağımızda Inkoom vardı ve bence görevini tam anlamıyla yaptı desek yeridir.

Galatasaray topla bizden fazla oynadı. Bunu istatistikler söylüyor. Ama biz onlardan daha hızlı oynadık, savunmadan daha hızlı çıkınca ve Galatasaray’ın defans hattı önde olunca çok boşluklar yakaladık. Göbekten, özellikle Makoun önderliğinde savunmadan çıkarken mükemmel organizasyonlar gerçekleştirdik. Benim saydığım sadece Serdar Özkan dört tane yüzde yüzlük pozisyonu kaleye bile isabet ettiremeden tamamladı. Taraftarımız Serdar’a sahip çıktı. Ama şu maç berabere bitseydi ya da biz sıkıntılı bir sırada olsaydık, Serdar da şu golleri kaçırsaydı tepkiler çok farklı olurdu. Bu yüzden Serdar’ın zayıf olan şu yönüne biraz daha dikkat etmesi gerekli. Zira Galatasaray, Antalya’dan tarihi bir hezimet yaşamadan döndü ise bunun baş mimarı Serdar’dır maalesef.

Eto’o gol krallığı yarışında. Yirmi gol atarsa ekstra bir prim alacak. Anlaşmasında bu madde var. Emrah Başsan’ın attığı gole dikkat edin. Eto’o gibi bir oyuncu orada kendisi o golü çok rahat bir şekilde atardı lakin Eto’o, Emrah’a attırdı bu golü. Emrah’ın bu gol üzerinden çok ciddi bir ders çıkarması gerekiyor. Zira bu tarz pozisyonlarda Emrah’ın egosu tavan yapıyor. Kafasını kaldırsa gerçekten çok daha iyi yerlere gelebilecek bir oyuncu. Bu potansiyel Emrah’ta var lakin kendisini geliştiremediği için son haftalarda kadroya bile giremez oldu.

Makoun haftalar geçtikçe açılmaya başladı. Öldürücü paslar atıyor, boş alanları görüyor, boş koşular yapıyor, savunma yönünü de iyi görmeye başladım şahsen. Tam bir komplike oyuncu izlenimi vermeye başladı. Bunu ben biraz da Charles gibi tam bir savaşçı oyuncu ile birlikte oynamasına bağlıyorum. Charles sanki Makoun’u rahatlattı gibi. Böyle olunca bu rahatlık bize de yansıyor ve yüzümüz gülüyor.

Taraftarımız yine muhteşemdi. Kale arkaları önderliğinde mükemmel işler yapıldı, destek sonsuzdu. Kendi evimizde gerçekten taraftar takım bütünleşmesi yaşanıyor. Deplasmanda da bunu başarabildiğimiz günler geldiğinde hedeflerimiz çok farklı olacaktır kuşkusuz.