İlk Yarı Değerlendirmesi

6 Ocak 2016 10:23

Sezonun ilk devresini tehlikeden uzak bir yerlerde bitirdik diyebiliriz …

Sezonun ilk devresini tehlikeden uzak bir yerlerde bitirdik diyebiliriz. Öyle ya, biz Antalyaspor taraftarının her daim gözü son üç sıra ile arasında ne kadar puan farkı var, ona bakar. Açık konuşmalıyım ki Mehmet Özdilek zamanında sezonunun ilk yarısında Galatasaray ile aynı puanda bitirmiş olmamıza, hatta ulusal basında ”Antalyaspor şampiyon mu olacak?” gibi cümlelerin bile zikredilmeye başlandığı sezon ben hep son üç sıra ile aramızdaki puan farkına ya da takımın bir an evvel 40-41 (39 puan ile küme düşmüş bir takımın taraftarıyım ben) puana kendisini atmasını beklemişimdir.

Sezona gerçekten kimsenin beklemediği kadar iyi başladık. Ama sonradan durulmaya başladık. Yusuf hocanın bunda epey payı büyük. Zaten yaptığı hatalar zinciri sonucu kendisini yolladık. Çok enteresandır ki kendisi şu an eski kulübüne gitti ve bizden 6 oyuncu istiyor. İşin en garip yanı da şu,
bizde iken kadroya dahi almadığı oyucuları şu an başında olduğu takıma istiyor. Hoş, olmadık oyuncuları olmadık mevkilerde deneyen de kendisiydi, yine olmadık şeyler yapmakta.

Yusuf Hoca ile ilgili neden bu kadar yazdım? Zira biz bu köşelerden bas bas bağırdık ”Yollayın” dedik ama ne duyan ne de gören oldu. Ta ki gerçeği geç de olsa taraftar tepkisi ile görene kadar.

Geç alınmış bir karar sonrası takım hocasız kaldı. Yoksa kalmadı mı? Sahneye Eto’o çıktı. Tecrübesi ile takıma hem ağabeylik hem futbolculuk hem de hocalık yaptı, yeni bir sistem getirdi. Bakın bu oyuncular ile bu sistemi denemek büyük cesaret işidir. Zira çoğu maçta da bu sistem SOS verdi, bazı oyuncular tepkilerin hedefi oldu.

Şimdi devre arasında yeni bir hocamız var. Hem gözlemcilik hem de yardımcı antrenörlük yapmış birisi. Bana göre şu an dünyanın en iyi teknik direktörü ile yıllarca yanyana çalışmış birisi. Ben açıkcası umutluyum yeni hocamızdan, yeter ki Türkiye’de çok az olan sabrı gösterelim. Eto’o faktörü de devreye girecektir. Eto’o bu takımda uzun vadeli işler planlıyor.

Taraftar olarak takımda görmek istemediğimiz kim varsa, fazlalıklar da dahil takımdan ayrılacak. Benim bildiğim 11 oyuncu var. Bir tane kiralık olarak da form tutsun diye Oğuz Mataracı gidecek. Transfer de kesinleşen dört isim var bildiğim kadarıyla ki bunlar direkt 11 oynayacak oyuncular. Genelde de defansif ağırlıklı oyuncular alınacak.

Söz konusu futbolcular ile hızlıca anlaşılmalı. Zira yeni futbol sistemimizde uyum müthiş önemli. Bu sorunu da bol bol antreman ve hazırlık maçı yaparak aşabiliriz diye düşünüyorum.

Taraftar olarak tabii ki geçen sezondan çok daha iyiyiz ama şahsen ben çok az buluyorum. Satılan kombine sayısına bakıyorum, bir de sıradan oynadığımız bir maçta stadyumdaki taraftar sayımıza bakıyorum ve gerçekten çok üzülüyorum. Umarım sezonun diğer yarısında bu sorunu da biraz daha fazla sayıda taraftar ile aşarız.