Dolar 36,5742
Euro 39,8931
Altın 3.409,94
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Antalya 20°C
Az Bulutlu
Antalya
20°C
Az Bulutlu
Çar 22°C
Per 25°C
Cum 25°C
Cts 24°C

Yanlış Tercih Doğru Sonuç

11 Mart 2025 12:30

Hakan Aydın yazdı.

Süper Lig’in 27. haftasına girilirken, alt sıralardaki Bodrumspor ve Kayserispor’un Antalyaspor’dan önce oynadıkları karşılaşmalardan üç puanla ayrılmaları nedeniyle küme düşme hattı ile Antalyaspor arasında, tabiri caizse, bir arpa boyu yol kalmıştı.

Çaykur Rizespor karşılaşmasından önce kırmızı-beyazlılara gönül verenler bile strese girdiyse, Antalyaspor ve teknik ekibin üzerindeki baskı az çok tahmin ediliyordu. Teknik direktör Emre Belözoğlu, geçen haftaki karşılaşmadan sakatlanan Güray Vural hariç hemen hemen aynı 11’i sahaya sürdü. Rakip Rizespor ise puan cetvelinde Antalyaspor’a oranla daha rahat bir pozisyonda olup deplasmanda hiç berabere kalmamış, ya galip gelmiş ya da mağlup olmuştu.

90 dakika bu şartlar altında başlayınca, özellikle iç sahada kazandığı puanlarla ayakta duran Antalyaspor, kazanması gereken bu karşılaşmaya diğer iç saha maçlarının aksine tutuk başladı. Karşılaşmanın ilk yarım saatinde konuk takım Çaykur Rizespor, etkili ataklar geliştirerek Antalyaspor savunmasını zorladı. Özellikle Güray Vural’ın yokluğunda savunmanın soluna monte edilen Abdurrahim’in kanadını kullanarak tehlikeli pozisyonlar ürettiler. Ancak 32. dakikada Akintola’nın sakatlanıp çıkmasının ardından Çaykur Rizespor’un kanat akınları sekteye uğradı.

Buna karşılık, 30. dakikadan sonra oyunda dengeyi kuran bir Antalyaspor vardı. Yavaş yavaş rakip ceza sahasında görülmeye başlasa da sezon başından beri en büyük eksikliği olan forvet sorunu nedeniyle üç direğin arasından top geçmedi. İlk yarı boyunca rakip atakların önüne set çeken Veysel ve kaleci Kenan Pirić, Çaykur Rizespor’un öne geçmesini engelledi. Cezası nedeniyle geçen hafta deplasmanda oynamayan Kaluzinski’nin de kadroya girmesiyle Antalyaspor orta sahası top yapmaya başladı. Özellikle ilk yarının uzatma dakikalarında Samudio’nun kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyon golle sonuçlansaydı, Antalyaspor beklenmedik şekilde devreyi önde kapatabilirdi.

Bir not olarak, Emre Belözoğlu Antalyaspor’un başına geçtiğinden bu yana iç sahada oynanan üç karşılaşmada genellikle oyunu domine eden ve rakip üzerinde baskı kuran bir oyun planı sergiliyordu. Ancak Çaykur Rizespor karşısında, rakibin oyun üstünlüğünü kabul eden bir Antalyaspor görüntüsü çizilmesine neden oldu. İlk 45 dakika boyunca oldukça etkisiz bir oyun oynandı.

Karşılaşmanın ikinci yarısına Antalyaspor, ilk yarıya oranla daha atak bir oyunla başladı ve rakip kalede etkili olmaya çalıştı. Konuk ekip ise ilk yarının aksine topu Antalyaspor’a bırakarak kendi yarı sahasında alan daraltıp pozisyon vermemeye çalıştı. Çaykur Rizespor, Antalyaspor’un atağa çıktığı anlarda kaptığı toplarla hızlı hücumlarla skoru lehine çevirmeyi hedefledi.

Rizespor teknik direktörü İlhan Palut’un planı, 47. dakikada sonuç verdi. Antalyaspor’un kaptırdığı bir top sonrası Veysel Sarı, kart pahasına da olsa rakip oyuncuyu arkadan çekerek durdurdu ve sarı kart gördü. Ancak dakikalar 58’i gösterirken, Antalyaspor savunmasını önde yakalayan Çaykur Rizespor ileri hattı, bu kez cezayı kesti ve skoru 1-0’a getirdi.

Bu dakikadan sonra Antalyaspor bilinçsizce rakibin üstüne yüklenmeye başladı. Ancak rakip ceza sahasında yapılan atak girişimleri, plansız bir şekilde helva gibi dağılıp gidince, her top kaptırıldığında Antalyaspor kalesinde tehlike yaşandı. Bu noktada Kenan Pirić ve Veysel Sarı, gününde olmasaydı, Rizespor skoru daha da artırabilirdi.

Teknik direktör Emre Belözoğlu, en azından skoru beraberliğe getirmek adına Soner ve bu sezon neredeyse hiç süre almayan Milosevic’i oyuna alarak rakibe baskı kurmaya ve golü bulmaya çalıştı. Ancak topu üç direk arasına sokacak tek forvet Gaich olduğu için, bu tercihini en doğru zamanda yapmak zorundaydı. Dakikalar ilerledikçe Antalyaspor kenar yönetiminde panik havası oluştu.

79. dakikada teknik heyet sürpriz bir değişikliğe imza attı. Savunmanın sağından Bünyamin’i dışarı alarak eldeki tek forvet Gaich’i oyuna sürdü. Tribünden gözlemlediğim kadarıyla, Emre Belözoğlu’nun yardımcıları yanlış oyuncu numarası yazarak yanlış oyuncu değiştirdiler. Hatta bu değişiklikten sonra Emre Belözoğlu yardımcılarıyla bir süre tartıştı. Bunu dile getirdiğimde, bazıları oyuncu değişikliğinde bir yanlış olmadığını, sadece saha planlamasının doğru yapılmadığını belirtti.

Sosyal medyada birçok kişi, Bünyamin’in çıkmasıyla Antalyaspor’un üçlü savunmaya döndüğünü iddia etse de bana göre bu yanlış bir değişiklikti. Özellikle sahanın kahramanlarından Van de Streek, maçın son 10 dakikasında sağ bek olarak oynadı. Emre Hoca’nın yanlış tercihi, doğru sonucu doğurdu.

Maçın son bölümünde, Rizesporlu oyuncular karşılaşmayı soğutmak adına sık sık yerde kalarak Antalyaspor’un hızını kesmeye çalıştı. 89. dakikaya kadar oyunu adeta yata yata geçirdiler. Ancak futbolun güzel bir yanı var: Tarih tekerrürden ibarettir!

Tıpkı 2018 yılında oynanan bir başka iç saha maçında olduğu gibi, 89. dakikaya kadar Rizespor’un üstünlüğü sürerken, 89’da Mevlüt, 90 ve 90+ uzatmalarda Hakan Özmert’in golleriyle Antalyaspor’un kazandığı o karşılaşmanın bir benzeri yaşandı.

Bu kez de 89. dakikaya kadar Antalyaspor taraftarlarını küme düşme endişesi sararken, 97. dakikada bu endişe yerini mutluluğa bıraktı. Açıkçası, Antalyaspor üç puanı hak edecek bir oyun oynamadı. Son 10 dakikayı saymazsak, oldukça etkisiz bir maç geçirdi. Ancak futbolda önemli olan, kötü oynarken bile üç puanı alabilmektir. İşte bu da ilerleyen haftalarda haneye artı olarak yazılacak!

Son sözüm, Marcus Tullius Cicero’dan teknik heyet ve takıma gelsin:

“Yalnızca kaybetmekten korkmadığınız zaman, kazanırsınız”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.