At Sahibine Göre Kişner
Hakan Aydın yazdı.
Geçen hafta takımın başına getirilen Emre Belözoğlu, üç günlük idmanla bile takımının başında zorlu İzmir deplasmanında Göztepe karşısında takıma yaptığı dokunuşlarla kendini göstermişti. Camiada herkesin Göztepe karşılaşmasını farklı kaybedebileceği düşüncesi hâkimken, neredeyse sahadan beraberlikle ayrılacakları bir 90 dakika oynanmıştı.
Sezonun ikinci yarısının ikinci karşılaşması, Türkiye liglerinde “üç büyük” diye tabir edilen İstanbul’un semt takımlarından Beşiktaş ile oynanacaktı. Rakip takım da tıpkı Antalyaspor gibi teknik adam değişikliğine gitmiş ve hafta içi Avrupa Ligi’nde grubunda lider olan Athletic Bilbao’yu farklı bir skorla, ezici bir oyunla mağlup ederek maç öncesinde Antalyaspor taraftarlarını endişelendirmişti. Rakibin detaylı analizinde, Beşiktaş’ın yüksek tempoyla oynadığı Avrupa Ligi maçlarından sonra lig maçlarında genelde temposuz ve ağır bir oyun şablonu tercih ettiği görülüyordu. Bu nedenle, birçok arkadaşıma karşılaşma hakkında karamsar olmamaları gerektiğini, endişelerin aksine en az bir puan alacağımızı belirtmiştim.
Karşılaşmanın ilk düdüğüyle birlikte oyuna hızlı başlayan Antalyaspor oldu. Emre Belözoğlu, Beşiktaş’ın ağır defansının arkasına yapılacak hızlı ataklarla skoru bulmak için Djenepo’yu sol kanada koymuş, savunmada hızlı olan Bünyamin’in önüne Van de Streek’i, forvete ise Samudio’yu yerleştirmişti. Ayrıca, 6 numara pozisyonunda Erdal Rakip’i oynatarak Beşiktaş’ın yetenekli orta saha oyuncuları ile ileri uç bağlantılarını kesmeyi hedeflemişti. Hızlı kanat oyuncularıyla sonuca gitme isteğini açıkça belli ediyordu.
Karşılaşmanın özellikle ilk yarım saatinde Antalyaspor, rakibine ezici bir üstünlük kurdu. Sol kanadı sıkça kullanarak birçok pozisyona girdi ancak bitirici bir golcüsü olmadığından topu üç direğin arasından geçiremedi. Emre Belözoğlu’nun Antalyaspor’daki ikinci maçındaki dokunuşları daha belirgin hale gelmişti. Alex dönemindeki kırılgan takım gitmiş; yerine dirençli, takım savunmasını yapabilen, toplu halde savunup top kendisine geçtiğinde kompakt şekilde rakip sahaya yayılan bir Antalyaspor izliyorduk. Özellikle, savunmada fazla pozisyon veren Brezilyalı oyuncuyu kulübeye çekerek rakibin fazla pozisyon üretmesini engellemeyi başardı. Beşiktaş’ın ilk 45 dakikada duran toptan kale direğinde patlayan bir kafa vuruşu dışında ciddi bir pozisyonu olmadı.
Önceki teknik adam Alex’in aksine, Emre Belözoğlu yedek kulübesinde bir dakika bile durmayarak oyunun içinde kaldı. Oyuncularını sürekli uyararak saha içinde pozisyon almalarını sağladı. Pozisyonunu kaybeden oyuncularını doğru yere yönlendirmek için çaba harcadı. Eski teknik direktör Alex ise, daha önce belirttiğim gibi, kulübenin kenarında bir heykel gibi duruyor ve bu soğuk tavırları oyuncularına da yansıyordu.
Emre Belözoğlu’nun hırslı bir şekilde oyuna müdahale etmesi, Antalyasporlu oyuncular üzerinde olumlu bir etki yarattı. “At sahibine göre kişner” atasözünü doğrularcasına, Belözoğlu’nun hırsı futbolcularına yansımıştı.
İkinci yarı başladığında, Antalyaspor’un ilk yarıdaki baskısını Beşiktaş ikinci yarıda uygulamaya başladı. Özellikle 50 ile 70. dakikalar arasında oyunun üstünlüğü rakibe geçti ve Antalyaspor sahasından çıkmakta zorlandı. Bu durum, Belözoğlu’nun bir oyun planı olabilir çünkü Beşiktaş’ı üstüne çekerek, kazanılan toplarla ağır savunmayı önde yakalayıp sonuca gitmeyi hedefliyordu.
79. dakikada, kendi yarı sahasından çıkmaya çalışırken kaptırılan bir topta, kaleci Piric’in köşeyi kapatmaması ve savunmadaki hatalar sonucu Beşiktaş skor üstünlüğünü ele geçirdi. Ancak Antalyaspor, oyun planında değişikliğe giderek kanatlarda Townsend ve Van de Streek, orta sahada Safuri, Kaluzinski ve Erdal ile kontrolü yeniden sağladı. Erdal’ın özel bir golüyle, altı dakika sonra eşitlik sağlandı.
90 dakikanın sonunda, karşılaşmayı tribünden takip eden ve maç öncesi endişeli olan Antalyaspor taraftarları, ilerleyen haftalar için umutlandı. Şuna inanıyorum ki, stajyer hoca Alex de Souza 4-5 hafta önce gönderilip yerine Emre Belözoğlu getirilseydi, ilk yarı topladığımız 21 puanın üzerine en az 5-6 puan daha eklenirdi.