Fobi

Duyduk duymadık demeyin, Antalyaspor deplasman fobisini yıktı a dostlar. İnanılır gibi değil ama tam 11 haftanın sonunda deplasman galibiyeti elde etmiş bulunmaktayız.

Ligin en iyilerine dört gol attıyoruz fakat en kötülerine yeniliyoruz. Yine düşme potasında olan bir takıma yenileceğiz diye korkmadım değil. Ama korkulan başa gelmedi çok şükür.

Baktığımız zaman sahada öyle randımanlı bir Antalyaspor yoktu yine. Sağa sola kaykılan, oynamış olmak için orada olan futbolcumuz her zamanki gibi yine çoktu. Ama her şeye rağmen alınan sonuç biz taraftarlar adına güzel.

Morais kötü oynadığımızı söyledi, arada dürüstçe bu işin yapılamadığını söyleyenlerin olması güzel fakat bu konuda bir şey yapılmıyor olması kötü. Ligin bitimine çok az bir zaman kaldı. 30 futbolcu ile yolların ayrılacağı belirtiliyor; ayırılmasına ayırılsın da yapılacak olan transferler konusunda sağlıklı kararlar alınsın, önemli olan bu. Gidip de futbolcu ile reklam reklam koşulmasın değil mi? Takımın önüne geçmesin gelen futbolcu mesela değil mi?

Gelecek sezon Ozan Evrim’e daha çok şans verilmeli kalede. Oldukça genç, taze kan; gençlik ateşinden yararlanılmalı diye düşünüyorum. Fornezzi ile olacağı yok artık bu açık ve net. Gereksiz nerede oyuncu var ise bizde maşallah. Her şeyden önce buna bir son verilmeli. Yönetimin oturup bu takımın sahada hangi oyuncuya ihtiyacı var buna bakması ve elde edilecek olan sonuçlara göre transferler yapması lazım gelir.

Birileri mantığını ve aklını artık Antalyaspor için kullansa iyi olur. Yoksa bu düzen böyle gider, daha çok deplasman fobilerimiz oluşur. Böyle gitmez, gitmemeli.

Mesela Alanyaspor… Süper Lig’e adımını atmak üzere. Öncelikle tabii ki tebrik ederim, başarıları yadsınamayacak kadar ortada fakat Antalya’nın bir ilçesinin takımı Antalyaspor’un önüne geçecekse, şahsen ben destekleme taraftarı değilim. Zira Antalya için tek gerçek vardır; o da Antalyaspor. Gerisi hikaye.

Kırmızı-beyazlı bir hafta sizlerin olsun. Saygılarımla..