Gurur
Fahrettin Kayan yazdı…
Şu anda Antalya bölgesini en üst klasmanda temsil eden, ligin en formda takımları ve en formda teknik adamlarının mücadelesi olan Antalya derbisinde gülen taraf Antalyaspor’umuz oldu.
Her şehre nasip olmayan bir durumda, Süper Lig’de iki takımla temsil ediliyoruz ve takımlarımızın ikisi de gurur verici performanslarıyla yüzleri güldürüyor.
Bu ezeli rekabetin içinde Antalyamız için kupa maçında alınan ağır yenilgiden sonra bu maçın önemi daha da büyüktü. Ama hafta içi Trabzon’da olduğu gibi sahadaki futbolcularımız armanın hakkını sonuna kadar verdi.
Şehrin iki takımı arasındaki çekişme ve rekabet kabul edilebilir ancak bu iki takımın yıllar öncesine de dayanan ve hala bazı kesimler tarafından körüklenen kötü diyalogları, bu ülkenin en güzel şehrine yakışmıyor. Özellikle kendi tarafını savunmak için karşı tarafı karalayan açıklamalar yapan kişiler, bu işten asıl nemalananlar.
İki takımın performansı ya da Antalyamız adına alınan 3 puandan ziyade beni asıl gururlandıran; alt yapıdan gelen karakterlerine çok inandığım ve güvendiğim Doğukan namı diğer Dodo ve Bünyamin’in performansları…
Nazım’ın milli takıma kadar yükselmesini sağlayan performansının ardından yaşadığı talihsiz sakatlık sonrası forma şansı bulabilen Bünyamin, neredeyse oynadığı tüm maçlarda gösterdiği performansla hepimize gurur veriyor.
Doğukan yıllardır kadroda ama kadro planlaması yüzünden kanat oynamaya mahkum oluyordu. Yaşanan sakatlıklar ve cezalı oyuncular sonrasında asıl mevkisi olan ve kendisinin de oynamayı en sevdiği mevki olan orta sahada görev bulmasıyla beraber iki haftadır gösterdiği performansla yıllardır Antalya taraftarının aklındaki soru işaretlerini silmeyi başarıyor.
Doğukan bazen çok eleştirildi, hatta bazı maçlarda ıslıklamaya varan protestoları yaşadı ama asla vazgeçmedi.
Bu hafta içi alınan karar sonrası yabancı sınırlamasının tekrar gelmesiyle beraber iki futbolcunun son haftalardaki performansı, kendine güveni ve sahadaki duruşuyla yaz transfer döneminde başkanın telefonları fazlasıyla çalabilir.
Bu oyuncuların şampiyonluğa oynayan takımlara pazarlanan ya da medya yoluyla Süper Lig’de ön plana çıkarılan futbolculardan neyi eksik? Cevap çok basit aslında. Kendini pazarlayabilmek ya da pazarlatabilmek.
Hep söylediğimiz gibi maalesef artık futbol sadece spor değil. Aynı zamanda büyük bir endüstri. Bu yüzden sadece performansınız değil aynı zamanda kendi reklamınızı yapabilmeniz ya da pazarlamanızı iyi yapan menajerlere sahip olmanız da çok önemli.
Kısacası biz Antalya’nın bağrından ya da altyapısından yetişmiş, karakterli futbolcuları özledik. Otellerde ya da sadece eğlenirken görülen futbolcular yerine, şehrin tam kalbinden yetişmiş oyuncuları bu performanslarıyla sahada görünce gurur duyuyoruz.
Son söz teknik heyete… Allah aşkına bu Blanco’dan biz ümidi kestik. Kendinin de sahadaki görüntüsü ümitsiz, sonradan oyuna girmesine rağmen o fiziğiyle 90 dakika oynayan oyuncudan daha çok top kaybına ve pas hatasına sebep oldu. Bırakın artık. Doğukan gibi, Bünyamin gibi altyapıdan gelen başka bir gence fırsat verin. Bundan daha kötü olamaz. Fehmi Koç’un bu Blanco’dan eksiği olamaz, fazlası vardır. Yeter ki siz de biraz güvenin. Bizim bu adama gösterdiğimiz sabrı kendi çocuğumuza gösterelim. Süper Lig’de bir gurur kaynağımız daha olsun.