Safları Sıkıştırma Zamanı

Başakşehir deplasmanından aldığımız mağlubiyet, krizi devam ettiriyor. Oysa Fenerbahçe galibiyetinden sonra böyle bir süreci yaşayacağımızı söyleseler hepimiz güler geçerdik. Maçın teknik analizini yapmanın bir faydası yok.

Sene başında özellikle hücum hattında yapılan hatalar, bu durumda olmamızın temel sebebi.

Gustavo Blanco’ya özel bir parantez açmak gerek. 1.91 metre boyundaki bir futbolcunun hem hava topu becerisinin olmaması hem de güçsüz olması anlaşılabilir şeyler değil. Bu futbolcuyu izleyip yönetime öneren kişi kimse, ona teşekkür edilmesi ve kulüple olan ilişiğinin kesilmesi gerekir.

Önümüzdeki 4 maçta 4-5 puandan az alırsak, ligin ikinci yarısı bizim açımızdan pek de ümitli geçmeyecek gibi duruyor. 4 maçta bu takım bu motivasyonla 4-5 puan alabilir mi? Eğer sihirli bir değnek takıma değerse neden olmasın diyorum.

Stjepan Tomas imza attığında riskli olmasına rağmen yine kendisine karşı pozitiftim. Başakşehir maçından sonraki açıklamaları ile bende hayal kırıklığı yaşattı. Özellikle Başakşehir’i şampiyonluktaki adayı olarak göstermesini eminim ki Antalyaspor camiasındaki herkes yadırgamıştır. 6 haftadır kazanamayan bir takımın hocasının takımıyla ilgili yorum yapması gerektiğini düşünüyorum. Maalesef hala bir şehir takımının başında olduğunun farkında değil sanırım. Yönetimin bu konuda kendisini uyarması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca kaybettiğimiz bir maçın sonrasında ”Doğru yoldayız” açıklaması da ne kadar elle tutulur, takdiri sizlere bırakıyorum.

Bu hafta içeride Trabzonspor ile oynayacağız. Bir puanın bile çok büyük önemi var. Bize düşen stadı doldurup, 90 dakika takıma destek olmak ve tepki verilecekse bunu 90 dakikanın bitiş düdüğünden sonra göstermektir.

Zor bir sezonun bizi beklediği gerçeği ortada. O zaman en iyi yaptığımız şeyi yapıp safları sıklaştırmaya başlayalım. Birlikte daha güçlüyüz çünkü.

Başka Antalyaspor yok!