Kimin Umurunda ki Antalyaspor?

21 Ekim 2024 11:45

Evren İlkdoğan yazdı.

90’lı yıllarda İstanbul takımlarına karşı verilen en büyük mücadelelerden biri Antalyaspor-Galatasaray maçında yaşandı. O zamanların yönetimlerinden biri, tüm stadı Galatasaray taraftarına açmıştı ve biz 07 Gençlik olarak açık tribünün ortasında azınlıkta kalmıştık. Maçın başlarında yönetimi protesto ederek tribünleri boşaltmak zorunda kaldık. Aradan neredeyse 30 yıl geçti ve bu süre zarfında şehir takımı bilincini aşılamak için büyük mücadeleler verdik. Tırnaklarımızla kazıya kazıya bu bilinci oturttuk, yeni stadın etkisiyle bu bilinç daha da sağlamlaştı.

Artık İstanbul takımlarıyla oynanan maçlarda tribünlerin büyük çoğunluğu Antalyasporlu’ydu. Aralarda rengini belli edenler oldu, ama hep azınlıkta kaldılar. O dönemlerdeki yönetimler de bu hassasiyetimizi biliyor ve destek oluyorlardı. Sonra bir yönetim geldi ve tüm bu yapıyı adım adım yıkmaya başladı. Önce takımın işleyen sistemini değiştirdiler. Hocanın takıma faydalı olup olmayacağına değil, sadece ismine ve popülerliğine bakarak transfer yaptılar. Takımın iskeletini bozdular ve daha zayıf bir kadro kurdular.

Bu yönetim, yaptıkları ve yapmadıklarıyla tribündeki emektar Antalyaspor taraftarını küstürdü. Taraftarın taleplerini ve tepkilerini dinlemediler, camiayla iletişimi neredeyse sıfıra indirdiler. Futbolu bilen ve Antalyaspor’u seven profesyoneller birer birer kulüpten uzaklaştı. Tribünlerdeki boşluğu ise bilet ve kombinelere olan ilgisizlikle açıklamaya çalıştılar, ancak asıl problemi asla kabul etmediler. Sezon başında gerçekçi bir hedef olan “ligde kalmak” yerine popülist söylemlerle “Hedef İlk 5” dediler ve sonuç olarak hedef alttan beşincilik oldu.

Şimdi Alex’in gönderilmesi konuşuluyor. Zaten Alex’in gelişi başlı başına bir hataydı. Hocalık kariyeri olmayan, ne verebileceği kocaman bir soru işareti olan bir ismi sırf popüler diye takımın başına getirdiler. Kulübün ne duruma düşeceğini düşünen olmadı. Kimin umurundaydı ki Antalyaspor?

Bugün gelinen noktada, Antalyaspor ligin en kötü futbol oynayan takımlarından biri haline geldi. Tribünlerde ise mücadelesini sürdüren 07 Gençlik kaldı. Maraton tribünü kaybedildi. Batı tribünü yalnız oynuyor. Dernekler seremoniye çıkardıkları çocukların hangi takımı tuttuklarıyla bile ilgilenmiyor. Hatır gönül işleriyle koskoca camianın onuru ayaklar altına alınıyor.

Bu yönetimlerin samimiyetine inanmıyorum. Onların burada kaldıkları her dakika, kulübün daha da bataklığa saplandığını düşünüyorum. Bu yolun sonu Antalyaspor için karanlık. Gönlünde Antalyaspor sevdası olmayan insanların bizi anlaması imkânsız.

Çözüm belli… Taşın altına elini sokup, tüm camiayı kenetleyecek gerçek Antalyasporlu kahramanlara ihtiyaç var.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.